1. HABERLER

  2. GÜNCEL

  3. Rusları mı bekliyorlar ?...
Rusları mı bekliyorlar ?...

Rusları mı bekliyorlar ?...

Erkan Karagöz'ün kaleminden

A+A-

Hani meşhur fıkradır, televizyon muhabiri Karslı bir amcaya,  “ amca, yöneticilerinizden memnun musunuz, diye soruyor.

 —Ooo, diyor; ne diyorsun?  Ben onlardan çok memnunum. Hele de belediye başkanından, Allah bin kez razı olsun.”

 —Peki diyor hiç mi kızdığın bir şey yok?

 —Olmaz olur mu hiç, diyor; şu köpoğlunun Ruslarına çok kızıyorum. Kars’ı bırakıp gittikten sonra bir daha gelip bakmadılar. İnsan bir merak etmez mi; yolları nasıl, kanalizasyonları nasıl diye? Onlara kızıyorum” der.

 Anlaşılan bizim sayın başkanımız da Ruslardan yana dertli. Bekliyor ki gelsin, şu yarım kalan doğal gaz hatlarını döşesinler, Kars’ın tarihsel dokusuna bir el atsınlar…

İnsanlık anıtı söz konusu olduğunda söyleyecek bir şeyleri olan,”…Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca 08 Mayıs 2009'da Kars Valiliği Bayındırlık ve İskan Müdürlüğü'ne yazılarak anıta ait yıkım maliyeti tespitinin Valilikçe gerçekleştirilmesinin sağlanması istenmiştir. Sonuç olarak halen Kültür Bakanlığı'nın konu hakkındaki kararı beklenmektedir." Diyen Başkan’ın yapması gereken başka bir işi yok mudur?

Şaka bir yana; bir önceki belediye yönetimi sırasında Kalenin eteğindeki okul binasının yıkılması kararı alınmıştı. Sayın bakanlık İnsanlık anıtının yıkımı için kaç para lazım olduğunun hesabını yapacağına,  bu binanın yıkımı için ne yapmak gerektiğine kafa yorsa ya. Olmaaz; Allah günah yazar!

Kars, ortadan kaldırılması gereken iki tane kocaman ayıbı taşıyor.

1.Beylerbeyi Sarayı.

Buradan ilgilisi kimse, ona sesleniyorum: Bir an önce Beylerbeyi Sarayı’nın önündeki o hayalet binayı söktürün lütfen. Başkandan pek umudum yok; o olaki Rusları bekliyor; sayın valim siz bari öncülük edin.

Kars’ı; sayılı Osmanlı eserlerinden birinin en görkemlisi olan Beylerbeyi Sarayı’nın önünü kapatan bu ayıptan kurtarın. Beylerbeyi sarayı demişken, internetten resim toplayarak arşiv yapan amatörlere bir katkım olsun diye; Kars Valiliği’nin de bulup kitaba basamadığı Beylerbeyi Sarayı’nın  eski halini gösteren bir fotoğrafını yayınlıyorum. Katkım olsun istedim.

 2.Atatürk Anıtı

İlle de heykelle uğraşmak gibi bir takıntısı olanlara sesleniyorum: Ey sözüm ona milliyetçiler, yurtseverler; gidin yapıldığı 1930 lu yıllardan beri, adeta dört duvar arasına hapsedilmiş; Kars halkıyla bağı kopartılmış, etrafı tel örgülerle kapatılmış; adeta bahçesine kimselerin girmesine izin verilmeyen, bakımsızlıktan mermerleri parçalanmış Atatürk heykeline sahip çıkın.

O anıt Türkiye’nin sayılı heykeltıraşlarından birine ait ve hepsinden önemlisi yapılan Atatürk heykellerin arasında seçkin bir yere sahip.

Eskiden 23 Nisandan 30 Ağustosa… bir çelenk konan heykelin yüzüne, artık kimseler bakmıyor. Çelenk koyan da yok… etrafında koşup oynayan çocuklar da…

Biliyorum, hangi Atatürk heykeli, diye soruyorsunuz: Sizin bildiğiniz,  biri Hükümet Konağı’nın önündeki, diğeri stadyumun önündeki meydandaki iki heykelden ibaret. Ben bunlardan söz etmiyorum.

Eski Vali Konağı’nın karşısındaki anıt-heykelden söz ediyorum. Niye, kim korkuyor Atatürk’ten bu kadar onu da bilmiyorum. Bana,“ben bu anıtın bahçesinde gezdim, içerisinde oturdum, dinlendim,” diyen bir Allahın kulunu bulun; elini öpeyim. Ben kendimi bildim bileli kapısı kapalı içi virane, salahana köpeklerin mekan tuttuğu bir parkın ortasında, mahzun ve garip bir anıt.

Bırakın bizim ilgisizliğimizi: sözüm ona Kars’taki önemli tarihsel değerleri saptamaya soyunmuş Erzurum Koruma Kurulu da yan gelip yatmayı marifet sanıyor olmalı ki; onun da bu anıttan haberi yok. Dahası kendi kurumunun yayınladığı ilke kararlarından da haberi yok anlaşılan. O zaman ben yazayım öğrensinler:

11 Temmuz 2007 tarihli ve 26579 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 729 sayılı Anıt- heykeller ile ilgili ilke kararı uyarınca , “kentlerde, bir olayın, kişi veya kişilerin anısına adamak veya toplumsal bir kavramı simgelemek amacıyla yapılmış bulunduğu alan ve etrafındaki kentsel doku ile etkileşimi çerçevesinde taşınmaz niteliği kazanmış olan anıt-heykellerin kentsel birer simge özelliği taşımaları nedeniyle kültür varlığı olarak gerektiğinde konunun uzmanlarınca hazırlanacak rapor doğrultusunda tescil edilebileceğine karar verilmiştir.”

Niye tescil için girişimde bulunulmuyor? 2009 yılında Kars valiliğinin yayınladığı KARS İLİ KÜLTÜR ENVANTERİ’nde var mı bu anıt-heykel? Açın, bakın.

Kente getirdiğimiz tüm yabancılar, konağın karşısındaki bu parkın neden kapalı ve bakımsız olduğunu soruyorlar. Bir yabancı turist, bahçenin etrafındaki tel örgülerine, içindeki sefalete bakıp bakıp, bu heykelin bir rejim muhalifine mi ait olduğunu sorduğunda, doğrusu, “yes desem olur mu?” diye geçirdim aklımdan.

Biraz ciddiyet lütfen.  Ne o Atatürk heykeli ve parkı,  ne de o görkemli Beylerbeyi Sarayı, bunları hak etmiyor.

Not: O park düzenlenmedikçe, o heykele gereken değer verilmediği sürece ve o hayalet okul binası ortadan kaldırılmadığı müddetçe, bu yazıyı tekrar tekrar  yayınlamaya devam edeceğim.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.