“Zaman artık balık yemenin değil, balık tutmanın savunulması ve uygulanılması gereken zaman dilimidir. Zaman bir takım emellere göre hareket etmenin götürülerini iyi hesaplama zamanıdır.” dedi.

Yılmaz ilk olarak dünyanın gözü olan Ortadoğu meselesinden yola çıktı ve, “Dünyada her şey, ama akla gele bilen her şey ham madde kaynaklarına bağlıdır. Harp ve sulh hammadde kaynakları üzerinde ve bu kaynakların bulunduğu sahalar civarında meydana gelen gizli ve korkunç bir takım mücadelelerin eseridir. İnsanlar yaşamak için kuvvetli olmak lüzumunu daha ilk ve ilkel insanın klan olarak teşkilatlandığı devirlerden itibaren anlamış ve kuvvetlenmenin yollarını aramıştır. Günümüzün büyük devletleri dünün ilkel mücadelesini daha geniş imkanlarla ve çok daha ciddi bir takım metodlarla devam ettirmektedirler. Son asır tarihi incelenirse bu husus gayet açık bir şekilde ortaya çıkar. Son asır tarihinin derinliklerinde kalan bu mücadelenin merkezini ise petrol teşkil etmektedir. Yirminci asrın başlangıcı dünya hammadde kaynaklarına sahip olmak dünyaya bu yoldan hakimiyet ve üstünlüğünü kabul ettirmek isteyen devletlerin mücadelesine şahit olmuştur ve bu mücadele halen devam etmektedir.” dedi.

Ortadoğu’da süren çıkar çatışmalarına da dikkat çeken Yılmazel, “Türkiye’nin de içinde bulunduğu Ortadoğu kültürel ve jeopolitik özellikleri sebebiyle tarihin her döneminde emperyalist milletlerin ilgi odağı haline gelmiştir. Bu sebepten Ortadoğu mücadele ve çatışmaların süregeldiği bir alandır. Çıkar çatışmalarının merkezi haline gelen Ortadoğu, ayrıca üç kıtanın birleşmesinden kaynaklanan jeostratejik öneme haizdir. Onun için, bu bölge 1. Cihan Harbinde İngiltere, Fransa, 2. Cihan Harbinde İngiltere, Almanya ve Rusya, şimdi de ABD’nin menfaat çatışmalarının alanı halindedir. Zira, dünyanın şu andaki petrol rezervlerinin % 65.7’sini barındırması nedeniyle de büyük bir ekonomik öneme sahiptir. Bu büyük önem ortaya çıktığından bu yana, dünyanın en güçlü ülkelerinin dikkatini yoğun biçimde çekmiştir. Bugünkü Irak Devletinin son 20 yılda yaşadığı yıkımın, Amerika’nın bu ülke halkına demokrasi ve özgürlükler getirmek istemesinden dolayı yaşanmadı. Ülkemizi de ilgilendiren Irak ın kuzeyinde bir özerk bölgenin yaratılması ve aynı planın bir ileriki aşamasını oluşturan ülkemizin güney doğusunun da içine katıldığı bu farazi görüşler, hep bu bölgenin sahip olduğu, stratejik öneme haiz, yer altı ve yer üstü kaynaklarındandır.” diye konuştu.

SÖZ KONUSU VATANSA GERİSİ TEFERRUATTIR

“söz konusu vatansa gerisi teferruattır” sözüne de açıklık getiren Yılmazel, “İşte onun içindir ki söz konusu vatansa gerisi teferruattır dememiz boşuna değildir. Bu gün bu seçimlerin önemi ve edasının kurtuluş savaşı edası olması bu gerekçelerdendir. Buradan halkımıza özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadoluda ki vatandaşlarımıza resmin tamamına bakarak oy vermelerini söylemek isterim. Maalesef aramızda münafıklar var. Bizimle birmiş gibi gözüken ancak, emellerine ulaşmak için bu maskeyi takan insanlar. Zaman dikkat kesilme zamanıdır.” şeklinde konuştu. 

Yılmazel, daha sonra seçmenlere şu çağrıda bulundu:

“3 torba yardım, kaybedilecek huzura bedel olamamalıdır. Çünkü bu 3 torba yardımın sonuçları dönüşü olmayan yollara giden bir tuzaktır. Veya biz sizdeniz masallarını anlatanlar, ilerde bizden olmadıklarını anladığımız zamanda bizi çıkmaz yola sokmuş olabilirler. Memleketimiz Kars için, ülkemiz için, geleceğimiz için ekmeğimize, emeğimize, alın terimize güvenme vaktidir. Balık yemenin değil, balık tutmanın savunulması ve uygulanılması gereken zaman dilimidir. Zaman bir takım emellere göre hareket etmenin götürülerini iyi hesaplama zamanıdır.”