Turgut Torunoğulları, “Kars için yatırımlarımız konusunda bazı düşüncelerimiz var. Şu anda “hemen yarın başlarız” diye bir şey yok ama yatırımlarımız düşünce aşamasındadır. İnşallah bir özel hastane yapmayı düşünüyoruz. Bizim açtığımız okul Sağlık Meslek Lisesi olduğu için öğrencilerimizin o hastanede daha rahat bir şekilde eğitimlerini almalarını sağlamak istiyoruz. Böyle bir niyetimiz var ve inşallah bunu gerçekleştireceğiz. Biz aile olarak en çok sağlık ve eğitim üzerinde yatırım yapmayı düşünüyoruz. Bir Karslı olarak yatırımlarımızın burada olmasını istiyoruz. Biz dünyanın her tarafında yatırım yapıyoruz ama burada yatırım yapmak bize daha da haz veriyor. İnanın burada bir okulda okuyorsunuz, onlarca açılış yapıyorsunuz ama en çok zevk veren okul açılışı oluyor, en çok hoşunuza giden bu oluyor. İstanbul gibi yerlere gidiyorsunuz ama dönüp Kars’a geldiğiniz zaman başka bir haz alıyorsunuz. Diğer şehirlerimiz veya dünyanın başka yerleri ise sadece ticaret amaçlıdır. Ama burası ticaret amaçlı değildir.” dedi.

Hayvancılığın bu bölgede ayağa kaldırılması gerektiğini ifade eden Torunoğulları, “Geçmişte hayvancılıkta Kars çok çok önde bir şehirdi. Ama şimdi hayvancılık Kars’ta ölmüş. Bizde Dünya Türk İş Konseyi olarak, Türk İş adamları olarak Bakanlarımızla sık sık Avrupa’da toplantılar yapıyoruz. Bundan sonra bu konuyu gündeme getirip Kars’ta hayvancılık üzerinde devletin daha ağırlıklı olarak çalışmasını, bir pilot bölge seçilmesine katkıda bulunacağız. Bugün Türkiye’nin hayvancılığa çok ihtiyacı var. Biz tekrar üretime geçip Kars’ı ileri bir noktaya götürmek için çaba harcayacağız. Hepimizin Karslı olarak, Karslı işadamı olarak biraz düşünmesi lazım. Kars’a daha güzel neler yapabiliriz? Dememiz lazım. O düşüncelerimizi de gündemde tutarak Kars’ın kalkınması için katkı yapmamız gerek. Ama bu anlamda Kars’ta fabrika falan yapalım derseniz bu zor olur. Ne yapalım konusunu tam bilmiyoruz. Kars’ta yapılması gereken gerçekten ihtiyaç olan ama bu gün yapılmayan bir şeyi hızlandırmak için hep beraber çaba sarf edelim. Kars’ta yatırım yapmak istiyoruz ama ne yatıracağımız ortada yok. Yani ne yapabiliriz?. Ulaşım uzak, üreteceğin malın geleceği, hammaddesi uzak.” diye konuştu.

DEVLET TEŞVİK ETMESE İŞADAMI NİYE GELSİN

“Ama benim Kars’la ilgili umudum var.” diyen Torunoğulları şöyle konuştu: “Kars’ın çok iyi bir yere geleceğini düşünüyorum. Biz Avrupa’da yaşıyoruz, Avrupalı iş ortaklarımız var. Avrupa’da da çok büyük işler yapıyoruz. Türkiye’nin 10 sene önceki haliyle bugünkü hali bir değildir. Eskiden bir yabancı ülkeden yatırım getirmek için çok mücadeleler sarf ediyorduk ama şimdi Avrupa’nın en büyük şirketleri bizimle beraber Türkiye’de iş yapmak için çaba sarf ediyorlar. Yani eskiden biz onlara gidip “gelin Türkiye’de yatırım yapalım” derdik, şimdi ise onlar bize “gelin ortak yatırım yapalım Türkiye’de” diyorlar. Dolayısıyla bunun içinde biz artık Türkiye’nin güvenilir bir ülke olduğunu ve yabancının da Türkiye’de yatırım yapmak istediğini çok güzel bir şekilde görebiliyoruz. Bunun içine de Kars’ı koymak gerekiyor. Nasıl olacak? Örneğin: Kars’ın tarihi yerleri var. Buna devletin biraz ağırlık vermesi gerekiyor ki işadamı da gelsin. Devletin onları teşvik etmesi gerekir. Devlet teşvik etmese işadamı niye gelsin. Dolayısıyla Kars’ın tarihi yerleri var bunları ön plana çıkartmak lazım. Hayvancılık bizim için çok önemli bir kazanç. Suriye’ye, İran’a, Irak’a hayvan satıyorduk. Bugünde Türkiye’nin ete ihtiyacı var. Bunu canlandırmak lazım.”

SİZ SÖYLEYİN BİZ YAPALIM

İşadamı penceresinden “Kars’a ne tür yatırımlar yapılabilir” konusuna bakıldığında pek de sanayi alanında yapılacak bir alan göremediklerinin altını çizen Torunoğulları, “Zaman zaman bizde düşünüyoruz ama “Kars’ta ne yapabiliriz, siz söyleyin bunu yaparsınız” bizde yapalım. Yani para kazanılmayan bir yere para gelmez. Dolayısıyla bir yatırım yaptığımız zaman o yatırımın ilerisini de görmek gerekir. Türkiye kesinlikle Avrupa Birliği’ne girecek. Belki zaman aşımından uzun vadeli olabilir. Ama bizim Hollanda’da yapmış olduğumuz Avrupa Birliği ile ilgili çalışmaları da Türkiye’den katılan Bakanlarımızın yaptığı zirvelerle bunu görüyoruz. Çok iyi gelişmeler var. Herkes Türkiye’nin AB’de olması gerektiğini düşünüyor.” Şeklinde konuştu.

KARS AVRUPA’NIN EN SON KAPISI OLACAK

Torunoğulları daha sonra şunları söyledi: “Avrupa’da yaşayan 5 bin Türk, 180 bin işyeri var. Hollanda’da 68 bin kişiye iş veriyoruz. 18 bin işyerimiz var. Dolayısıyla Avrupa’da yaşayan Türkler birinci nesil değildir. Yani “gidip orada ezildim, yoruldum fabrikada çalıştım” bu kalktı artık. Hepsi işadamıdır, hepsi geleceğe yatırım yapıyorlar. Milletvekillilerimiz var, bakanlarımız var, siyasetçilerimiz var. Yani biz Avrupa toplumunda 5 milyon Türk olarak kendimizi kabul ettirmişiz. En sonunda hakkımız olan şeyi alacağız. Bunu niçin anlatıyorum? Eğer Türkiye Avrupa Birliğine girerse Kars Avrupa’nın son kapısı olacak. Dolayısıyla Kars çok güzel bir şehir olacak. Avrupa’nın çıkış kapısı olacak. Mükemmel bir gelişme olacak. Yani ben Kars’ın sanayide şu anki durumda olacağını düşünmüyorum daha güzel olacak. Çünkü Kars, Avrupa’nın en son kapısı olacak ve biz de o zaman yaralanacağız. Onun için diyorum ki işadamları Kars’a yatırım yapsınlar araziler alsınlar.”

AĞIR SİLAH GIDA OLMUŞ

Turgut Torunoğulları’nın babası Faik Torunoğulları da şöyle konuştu: “Biz Avrupa’yı da geziyoruz, her yeri geziyoruz, belirli bir açlık davası var. Yani kim ne derse desin ağır silah gıda olmuş. Çalışan az, yiyen çok. Bütün gıda bugün dünyada ağır bir silah olmuştur. Kars’ta iş yaratmak için, iş yapmak için bir şeyler düşünüyorum. En aşağı tanıdığım 150 kişi bugün Batı’ya gidip çiftlik kurmuş orada çalışıyor. Orada hem su yok, hem sıcak ve düzgün otlak yerleri bile yok. Oysa ki, Kars’ın eski haliyle 3 vilayetin, 765 köyün, 765 yaylası var. Her bir yayla bir köy merası kadar ama bir tane koyun bile yok, hepsi boş. Buralara çiftlikler yapılmalı. Çiftlik yapılırsa hayvancılık artabilir. Hayvancılıkta aklımıza sadece et gelmesin; bunun suyu var, derisi var. Benimde hala çiftliğim var ve devam ediyor Muğla’da. Orası da sıcak, burayla bir olmuyor. Yani modern çiftliklerde hem insan çalışır hem hayvan artar.”