Proje Koordinatörlüğünü Dolunay Derneği Engelliler Birim Başkanı Faruk Ocak’ın yürüttüğü program Halk Eğitim Müdürlüğü Konferans Salonu’nda yapıldı. Programa Vali yardımcısı Karahan Daştan, Dolunay Derneği Başkanı Yrd. Doç. Dr. Bahattin Şeker, Engelliler Birim Başkanı Faruk Ocak, üniversite öğrencileri ve aileler katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal marşının ardından Dolunay Derneği Başkanı Yrd. Doç. Dr. Bahattin Şeker, açılış konuşması yaptı ve projeyi tanıttı. Şeker, “Bu proje kapsamında maddi ve manevi desteklerini esirgemeyen sayın Valimize teşekkürlerimi sunarım. Ayrıca Kafkas Üniversitesi Sağlık ve Kültür Daire Başkanlığına, üniversite öğretim görevlilerine ve öğrencilerine, İlim Yayma Cemiyeti öğrencilerine de şükranlarımızı sunarız. Hepsinden Allah razı olsun. Bilincin gençler üzerinde çok etkili olduğunu bilmekteyiz. Geleceğe kariyer yapabilmek zaten bilinçten geçer. Gençlerimizin sosyal, toplumsal bilinçten eksik olduğunu bunu da ancak kendilerini geliştirerek bir şeylere el atarak çözeceklerini de biliyoruz. Sadece engellilere değil kendilerinden küçük kardeşlerine olsun diğer toplumlara olsun derin bir sevgi ile yaklaşmalarıdır. Daima bir sloganımız var ‘Bilinçli gençlik engelsiz yarınlar’ bunu bir ilke edinmiş durumdayız. Her sağlıklı insan da bir engelli adayıdır bu unutulmamalıdır.” dedi.

Konuşmanın ardından Dolunay Derneği’nin faaliyetlerini anlatan slayt gösterimine geçildi. Bu slaytın özelliği sessiz olması ve salondakilerin de ses çıkarmadan izlemeleri oldu. Böylelikle izleyenlerin sessiz slaytla empati kurmaları sağlandı.

MELTEM RÜZGARLARI

Projenin gençlere kazandırdıkları bölümde de gençler duygularını şu şekilde dile getirdiler: “SODES projesini çok başarılı ve güzel buluyoruz. Genç bir nesil olarak engelli kardeşlerimizin yanında olmak onlar için çalışmak bizim görevimiz. Ancak bu derneğe gelişimiz ile her şey değişti. Daha da bilinçli birey haline geldik. Burada olmaktan gurur duyuyoruz. Bundan önce hiç yaşamıyormuşuz gibi geliyordu şimdi ise bir gayemiz var ve daima engellilerimizin yanında olacağız. En önemli olan yüreklere dokunabilmektir. Yüreklere gidebilmek ve o yüreklere bir nebze olsun tohum ekebilmektir. Dolunay Derneği’nde bulunmak gerçekten bir ayrıcalık. Bu havayı tebessüm etmek, insanlara yardımcı olmak kadar güzel bir duygu yoktur. Faruk Ocak’ın bir sözünü dile getirmek istiyoruz. “Meltem Rüzgarı” derdi. İlk başlarda ne ifade ettiğini bilmiyorduk ama zamanla anladık. Meltem Rüzgarı önce hafif bir esintiyle gelir ardından yağmur bulutlarıyla yağmuru toprağa boşaltır ve o yağmurdan sonra bir çok çiçek, ağaç ve böcek beslenir, canlılara yeni ortamlar yaratır. Ancak meltem rüzgarı her yerde esmez. Burası meltem rüzgarının estiği, kucak açtığı bir yerdir. Dolunay Derneğine ilk geldiğimizde sadece engellilere yardım ediyor diye biliyorduk. Ancak zamanla sadece engellilere değil de insanlığa hizmet ediyormuş bunu çok iyi anladık. Hiçbir ayrım gözetmeksizin herkese kucak açan bir dernek ve tüm mensuplarına teşekkürlerimizi sunarız. Dolunay Derneği SODES Projesiyle daha da profesyonelleşti. Biz gençleri kendimize getirdi. Bilinçli bir vatandaş olmamızı sağladı. Bu dernekte küçük kalbi olan ama kocaman yüreği olan dev insanlarla tanıştık ve çok mutluyuz. İnşallah hep birlikte güzel atılımlar yaparız”

Tekirdağ Belediyesi Engelliler Koordinasyon Merkez Sorumlusu Murat Yıldız da söyleşisine Tekirdağ Belediyesi’nde engellere yönelik yapılan hizmetlerden söz etti. SODES projesi kapsamında çalışmaların sürdüğünü belirten Yıldız, “Tekirdağ’da Engelliler Derneği Merkezi kurduk. İki yılda çok önemli çalışmalar gerçekleştirdik. Amacımız engellilere yardımcı olmak, onların her şeyden yararlanmalarını sağlamaktır. Evli yatağa bağımlı olan yada tekerlekli sandalye kullanan vatandaşlarımıza randevulu bir sistemle engelli hizmet aracını göreve soktuk. Günün 12 saatinde onların hizmetine bakacak bir sistem geliştirdik nereye gitmek isterlerse oraya götürülüyorlar. Toplu taşıma araçlarına 15 tane engelli filosu ekledik. Onlar için çalışmalarımız sürüyor.” dedi.

ENGLELİ KODLAMASI

“Beynimizde hep bir engelli kodlaması var” diyen Yıldız, “Ben 1974’den 1994’e kadar sakattım. 1994’den 2000’e kadar özürlü oldum. Şu an 2012’deyiz ve artık engelliyim. Değişen ne oldu. Kavramlar değişti. Yoksa sorunlar yaşayan Murat, sıkıntılar yaşayan Murat yani kimlik hep aynıydı; engel. Engelli nedir? Ben engel kabul etmiyorum. Engelliler vardır ama engel yoktur diye düşünüyorum ve sizlere bir örnek sunmak istiyorum. Bir bayan evde temizlik yaparken dolabın üzerini silecek diyelim ancak yetişmiyor ne yapacak? Tabure yada sandalye bırakır, bir şekilde orayı temizler. Bir engelli otobüse nasıl binecek? Sadece gerekli olan bir rampa bir nesnedir. Bu nesne var olduğunda engel kalır mı? Hayır. O halde engelli diye bir şey yoktur. İnsan vardır, engelli hakkı vardır. Herkes gibi bir hakkım vardır. Bu benim doğal hakkımdır. Engelli insanın da çoluk-çocuk sahibi olma hakkı vardır. Sevgiye ve mutluluğa hakkı vardır. Hayat tekerrürden ibarettir. Bu asla unutulmamalıdır.” diye konuştu.

BİZE ACIYARAK BAKMAYIN BİZ BÜR LÜTUF DEĞİLİZ

Yıldız, daha sonra şöyle konuştu:

“Bize acıyarak bakmayın. Çünkü biz bir lütuf değiliz. Bizlere verilenleri ben asla ve asla bizlere verilen bir lütuf olarak görmüyorum. Olmaması gereken bir şey. Kimsenin kimseye lütuf etmeye de hakkı yoktur diye düşünüyorum. “Hiç iyileşmeyi düşündünüz mü?” Bu soruyu hep soruyorlar. Olmayacak bir şeyi olduramayız. Benim iyileşmemden önemlim olan bir misyonum var. Engelli arkadaşlarıma olsun, diğer insanlara olsun, onlara el uzatmam bile bana yeter. Düşünün; dünyaya gelmişsiniz, iki kol, iki ayağınız yok, ne yapacaksınız? Benim öyle bir arkadaşım var ama yaşama sevinci çok, hayata hep pozitif bakıyor, buna ne demeli? Her şey sizde biter. Bizler o kadar güzel birbirimizi tamamlıyoruz ki birimizin gözü öbürünün kolu yok ama gönüllerimiz tamamlayıcıdır. Doğrular hiçbir zaman çarpıtılmamalıdır. Engelli hakları olsun her bakımdan doğru kullanılmamalı. Medyaya güzel yansıtılmalıdır. Bir konuda çok sert bir tavrım var. Engellilere karşı yapılan yardımlar sansüre uygulanıyor. Değişik şekillerde çarpıtılıyor. Kampanyalarda engellileri bizzat vermeleri haberlerde flas, sürmanşet şeklinde geçmesi doğru bir kullanım mı? Galiba değil. Her şeyden önce niyet gizli olmalı. Reklam için bir şeyler yapılmamalıdır. Engellilerde diğer insan guruplarına karışırsa, beraber yaşarlarsa onlar için daha iyi bir tanıtım olur. Empati kurma açısından anlayabilir kardeşinin hissettiklerini. Engelli hakkını bilmem için engelli olmama gerek yok. Sadece eğitim şart. O eğitimi alan bu hakkın var olduğunu bilir. ‘En büyük gerçek engel sevgisizliktir’ diyorum.”

Söyleşinin ardından Vali yardımcısı Karahan Daştan, Tekirdağ Belediyesi Engelliler Koordinasyon Merkez Sorumlusu Murat Yıldız’a programa katkılarından dolayı plaket verdi. Daştan, “Dolunay ailesi olarak, Kars Valiliği adına sizleri selamlıyorum. Bir engelli olarak da selamlıyorum. Potansiyel engelli olarak da sizleri seviyle selamlamak istiyorum. SODES, 2008’de başlayan bir projedir. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nden sonra Doğu Anadolu İllerine geldi. 2 yıldır ilimizde uygulanıyor. 40’a yakın projeye adım atıldı. Bu atılımlar da ilgimi çeken yapılan yapılar da adı geçmekte ve sahiplenilmektedir. Bu projenin ve Dolunay Derneğinin daha da başarılara imza atacağına inanıyorum. Başarılarının devamını diliyorum.” dedi. Daştan ayrıca, Dolunay Derneği amblemindeki başı öne eğik insan fotoğrafının değiştirilmesini artık başı yukarı bakan ve yolu da yarılamış bir insan figürüne çevrilmesini istedi.

İlim Yayma Cemiyetleri Başkanı Mücahit Sönmez de, Dolunay Derneği’ne ve SODES Projesinde emeği geçen herkese teşekkürlerini bildirdi ve kendisini de bu projede emeği geçtiği için çok mutlu hissettiğini söyledi.

Dolunay derneği Engelliler Birim Başkanı Faruk Ocak ise, “SODES Projesi bizim halka göstermek istedikleriz açısından halka sesimizi duyurmak açısından iyi olmuştur. Bu yapacaklarımızın devamı da gelecektir. Yanımızda olmanız sevginizi hissetmemiz bize yetecektir. Projede emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunarım” diye konuştu.

Programın sonunda çeşitli dallarda yapılan yarışmalarda dereceye giren öğrencilere hediyeleri dağıtıldı.