Konuyla ilgili Kafkas Haber Ajansı’na açıklama yapan Belli, “16 Ağustos 1064 tarihi Sultan Alparslan ve askerlerinin Ani ve Kars Kalesini alıp Anadolu’ya Orta Asya’dan binlerce Türkmen oymağını gelmesini sağlayan, kapıların açılmasını sağlayan bir zaferdir.” dedi.

Belli şöyle konuştu:

“Bu zaferden 7 yıl sonra 1071’de Bizans’a çok büyük bir darbe vuruluyor ve ondan sonra Anadolu’ya göçebe olarak değil de yerleşmek için binlerce Türkmen aşireti geliyor ve 1453’ de biz son halkayı tamamlayıp İstanbul’u alıp balkanlara ve orta Avrupa’ ya yayılıyoruz.  Ama 1064 seferi eğer olmasaydı, 1071 zaferi ve 1453 Türklerin Anadolu’ ya gelmesi çok zor olacaktı. Türkler daha öncede  Türkler örneği Atilla Kırım Kuzeyinden  üzerinden orta  Avrupa’ya gitti ama maalesef orada ki başa bir Hıristiyanlık dinini kabul ettiler Türkler. Bulgarlar gibi ama Türklerin Anadolu’ya  gelmesi bin yıllık bir kültür sentezini gerçekleştirmesi dünya medeniyetine, dünya tarihine çok büyük bir katkı sağlamıştır. Bu katkıda özellikle Türklerin yaratıcılığında mimari eserlerde cami, kervan saray, han, köprü, çeşme Osmanlı mimarisi adı altında yepyeni bir mimari tarz yaratılmıştır. Bunun yanı sıra tarihte büyük İskender’in gerçekleştiremediği kültür sentezi gerçekleştirilmiştir. Geleneksel doğu’nun Orta Asya’nın mutfak kültürü Anadolu’ya taşınmıştır, balkanlara taşınmıştır ve bu bölgede ki coğrafya’ya damgasını vurmuştur. Bundan dolayı 1064 Ani zaferinin bu sene 950. yılıydı. Gelecek sene 951. yılını kutlayacağız bundan sonrada inşallah 1000. yılına kadar devam edecektir. Bizden sonra ki gençlerimizde bu zaferi, bu etkinlikleri, bu sempozyumları devam ettirecektir.”

Belli daha sonra şunları söyledi:

“Söz uçar yazı kalır” burada çok sayıda çok güzel bildiriler sunulacak. Bunlar Ani için bir dönüm noktası ilk kez Ani’yle ilgili Ani Kars sempoyumu yapılıyor. Tarihte bir dönüm noktasıdır. Türklerin Anadolu’ ya yaptıkları camiler, kervansaraylar, hamamlar, çarşılar Selçuklu ve Osmanlı mimarisini balkanlar etkiliyorsa bunları yazı haline dönüştürme, kitaplaştırma gelecek kuşaklara aktarma bu sempozyumun temel amacı olacak. Şimdiye kadar yaptığımız bütün sempozyumları kitaplaştırdık. En büyük amacımız en büyük dileğimiz  bu sempozyumda da Azerbaycan’ dan, Nahcivan’dan Orta Asya ülkelerinden, Avrupa ülkelerinden , İran’dan gelen çok sayıda meslektaşımız var. Çeşitli konularda bildiriler sunacaklar ve biz bu bildirileri kitaplaştırıp geleceğe bırakmak istiyoruz. Her yıl devam ettirmek istiyoruz. Ani için Kars için çok önemlidir. Ani’yi biz ancak bu şekilde Türkiye’ye ve dünya’ ya yeniden tanıtmak zorundayız.Biz Ani’ yi tanıttığımız zaman Kars’ ın gerçekten bacasız fabrikası olacak. Batı’nın nasıl Efesi varsa Troya’sı varsa Kars’ın da Ani’ si olacaktır. Kafkasya’nın en büyük ve sanat merkezi olacaktır.”

Belli ayrıca, “Yani devlet eliyle dönüştürmedik depremlerin çok büyük etkisi var. 1645 depremi çok büyük bir depremdi veya Moğolların çok büyük bir saldırısı var, yerle bir   ediyorlar.Savaşlarda en çok el değiştiren kentlerin başında Ani geliyor. Ani zenginliğiyle ünlü bir kent zenginliği, refah düzeyi yani dilden dile efsanelere konu olmuş bir özellik taşıyor ondan dolayı Ani’ni yeniden restore edilmesi açık hava müzesi haline dönüştürülmesi lazım UNESCO’nun kültürel mirası haline alınması gerekli biz bunun için uğraşıyoruz. Daha da fazla yapılacaktır bundan sonraki dönemde restorasyona ağırlık verilecektir.” şeklinde konuştu.