
Spordaki sorunlarmasaya yatırıldı
Kars Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü’nün organizasyonu, Spor Eğitimi Daire Başkanlığı’nın katkılarıyla sporda yaşanan sorunlar düzenlenen seminer programıyla masaya yatırıldı.
Spor Eğitimi Dairesi Başkan vekili Dr. Metin Bayrak, Hukuk Müşaviri Zübeyt Aydın, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Gürsel Polat, Spor Beslenmesi Uzmanı Selami Yüksel, BESYO öğretim görevlisi Erkal Aslanoğlu, Spor Kuruluşları Daire Başkanı Şube Müdürü Şevket Özerdem, Kars Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) İl Temsilcisi Işık Çapanoğlu, İl Milli Eğitim Şube Müdürü Yener Kaya, Kars ASKF Başkanı Burhan Taş’ın konuşmacı olarak katıldığı semineri çok sayıda antrenör, beden eğitimi öğretmeni, kulüp yöneticileri ve sporcular izledi.
Spor Kuruluşları Daire Başkanı Şube Müdürü Şevket Özerdem, kulüplerin faaliyetleri, yasal düzenleme ve bununla ilgili yapılan kolaylıklar, sporcu tespiti, lisans çıkarılması gibi konular üzerinde durdu.
Özerdem, şunları söyledi:
“Spor önemli bir vakadır. Önemli bir olgudur. Dolayısıyla önemsenmesi gerekir. Zorunluluğumuz disiplinler arası bir dağ olmasından kaynaklanır. Çok disiplinle ilişkili olduğu için çeşitli yöresel zorunluluklarla karşı karşıya kalmaktayız. Dolayısıyla bu farklı şekillerde olumsuzluklar gibi yansımaktadır. İlkesel problemlerimiz vardır, yöresel problemlerimiz vardır. Ama bize kalırsa en büyük problem topluma yaygın hale getirilmemiş olmasıdır, bir kültür haline dönüştürülmemiş olmasından kaynaklanan problemler var diye düşünüyoruz. Dolayısıyla bunun için gerek gönüllü olarak, gerek kamu olarak bunu bir yaşam biçimi haline dönüştürmek vazifemizdir. Anayasanın 59. maddesi de zaten sağlık hizmetleri gibi, eğitim hizmetleri gibi bize bu yükümlülüğü vermiştir. Çeşitli zorunluluklarımız var. Sporun çeşitli disiplinlerle ilişkili olması bize yöresel ve eğitsel problemleri de getirmektedir. Bir defa spor nedir sorusunun cevabını bulabilmek önemlidir. Bu konuda Kurtan Fişek hocanın çok iyi bir tespiti vardır. Spor kurallı bir yarışmamıdır, bir reklam aracı mıdır, sağlık aracımıdır, bir yarışmamıdır? Yani bu soruların cevabını bulmak oldukça zor gibi gözükür. Ama eğer bunların hepsini kapsıyorsa buna benzer bir yönetsel yapı oluşturmak zorundayız. Türkiye’de daha önceden belki tespit problemlerimiz vardı. Ama bugün son 10 içerisinde çok ciddi tespitlerimiz yapılmakta. Ve yapılmaya deva etmektedir. Sporcularla ilgili bir sorunumuz yok. 75 milyonluk bir ülkede üst düzeyde başarı gösterebilecek bir sporcu potansiyelimiz var. Bir ekol oluşturabilecek bir potansiyelimiz var. Bana göre sorun antrenör problemidir. Dolayısıyla bu problemi çözmek için de gayret sarf etmemiz gerekiyor.
Son zamanlarda yaşanan gelişmeler göstermiştir ki sporda şiddet sporda ki en büyük eksikliğimiz olan spor kültürümüzün toplumumuzda oluşmamasından kaynaklanıyor. Toplumda ki spor kültürünün de oluşabilmesi içinde eğitim şart. Ama bu eğitim içinde ilgili kurumların bu tür seminerleri sıklaştırmadı gerekiyor. O yüzden bu seminerin Kars için, burada spor için ilgilenenler için çok faydalı olacağına inanıyorum. Bu vesile ile seminerin düzenlenmesine katkı sağlayan, iştirak eden herkese teşekkür ediyorum. Seminerin Kars’a faydalı olmasını ümit ediyorum. Katılımcılara tekrar teşekkür ediyorum.”
Hukuk Danışmanı Zübeyt Aydın da, “Türkiye’nin genel şartları içerisinde değindiğiniz zaman Kars’ta spor tesisleri yeterli denilebilir. Ama önemli olan şudur. O spor tesisinin içinde yaşatmak. Biz Karslı olarak, vatandaş olarak biz aynaya acaba nerde nasıl bir hata yaptık? Biz kendi hatalarımızı, kendi yanlışlarımızı değerlendirip ve bunu kendimizle hesaplaşırsak öyle tahmin ediyorum ki devletin bize vereceği yardımları uzun vadede vatandaş yararına kullanması, vatandaşın hizmetine sunması daha faydalı olur. O zaman devlet ile vatandaş bütünleşir. Devlet ile vatandaş düşmen olmaz. Devlet ile vatandaş bir olur. Asıl tabi devletin görevi vatandaş içindir.” diye konuştu.
Aydın daha sonra şöyle konuştu:
“Öncelikle spor nedir? Bu kadar spor adamı içerisinde sporu tarif etmenin bana göre hiçbir mantığı yoktur. Burada ki her arkadaş spor benden daha iyi biliyor. Daha iyi değerlendirir diye düşünüyorum. Sporda ki gelişim dünyada ki ekonomik gelişimle birlikte paraleller. Bu paralelin sonucu profesyonel spor dallarının doğması ile birlikte dünyada ki zengin iş adamı, büyük şirketler spora yöneldiler. Bu yönelme bir yönden çok iyi oldu, sporun gelişmesine büyük bir katkı sağladı. Ama beraberinde rekabet getirdi. Diyeceksiniz ki zaten sporun temelinde de rekabet vardır. Ama o rekabetin sonucu eğer yanlış yöne doğru gidiyorsa o rekabet olmaktan çıkıyor. Bizim sonlara doğru işaretlediğimiz sporda şiddete bir zemin kayganlığı oluyor. Dünyaya baktığım zaman ekonomi içerisinde sporun payı birçok ülkede yüzde25’lere varan bir noktaya geliyor. Ülkemizde bu şuanda Türkiye’de ki ekonominin yüzde 4’ü, yüzde5’i oranında ki bir rakamlara ulaşmakla birlikte istenilen seviyeye geldik mi acaba? Hayır. Ama Türkiye Futbol Federasyonu daha doğrusu devlete ilk defa Türkiye Futbol ve Spor Genel Müdürlüğüne o dönemdeki Gençlik Spor Müdürlüğünün ayrılması ile birlikte bütçesi aşağı yukarı bir genel müdürlüklere bağlı bir daire başkanlığının bütçesinden fazla değildi. Ama şuanda halen bir spor kulüpleri yasası yok. Bizim spor kulüplerimiz halen bizim bildiğimiz dernekler yasası ile idare edilmektedir. Yani “kanayla sevenler derneği ile Galatasaray, Fenerbahçe ve tabi Trabzon sporu idare ettiği sistem aynı. Öncelikle bu konuda tabi ki federasyonun özellikle Türkiye Futbol Federasyonun ve spor kulüplerinin hükümete baskı yapıp bir an önce spor kulüpleri yasasını çıkartması, gerekli konuda çaba sarf etmeleri lazımken, maalesef bu konuda kulüpteki arkadaşlarımız eski tutumda, eski davranışta ısrarcı bir yapıları vardır.”
Spor Beslenmesi Uzmanı Selami Yüksel ise, “İlimizde şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Bu yıldan önceki yıllarda il olarak çok fakir bir ildik. Yani yeteri kadar spor salonlarımız ve sporcu yetiştirecek alanlarımızın olmayışı bunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Ancak son hamlelerde ilimizde yatırımlar çoğaldı. Belki bir yıl iki yıl sonra sporda tescil etme anlamında hayli bir ivme kat edeceğiz. Şöyle ki bu sene ilimizde yarı olimpik yüzme havuzu yapıldı. Hemen onun yanında sentetik düzeyde semt dahası yapıldı. Yine Arpaçay ilçemizde 250 kişilik spor salonu ihale aşamasında. 84 yapılı bir spor salonumuz var. Müsabaka yapmaya yeterli imkân sağlanamıyor. Sağolsun belediye başkanımı, sağolsun vali beyler girişimleri ile Ankara’dan da sayın genel müdürümüzün direktifleri ile ilimizde bulunan İş adamımız tarafından yapılan İsmail Aytemiz Spor salonu kurumumuza 5 yıllığına verildi. Hatta ben spor salonuna yakın olan okulun beden eğitimi öğretmenlerine özellikle benden malzeme ve beden eğitimi derslerini de orada yapabilirsiniz. İmkânınız var ise. Yani malzemesine gerek yok. Sadece gidip beden eğitimi derslerini o salonda yapın.”
TSYD İl Temsilcisi Işık Çapanoğlu, Kars’taki basının spora bakış açısı ve spor kulüplerinin basınla olan ilişkisi hakkında bilgi verdi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.