
Onkoloji Hastanesi Tamam
Onkoloji Hastanesinin projesi tamamlandı
Kars Kafkas Üniversitesi (KAÜ) Araştırma ve Uygulama Hastanesi Başhekimi Miktat Kaya, Onkoloji Hastanesi’nin projesinin tamamladığını söyledi.
Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’ndan gerekli izin belgelerini aldıklarını belirten Kaya, “İki katlı 3 bin metrekarelik bir Onkoloji Hastanesi projesi yapmıştık. Ama son düzenlemelerle birlikte Onkoloji Merkezinin içine kemoterapi ünitesi ve medikal onkolojiyi de ekleyip tamamen eksiksiz bir Onkoloji Merkezi haline getirmek için projede değişiklikler yapıldı.” dedi.
Kaya ayrıca, “Bu inşaatla ilgili çalışmalarımız hastanemizin daha da modern olması ve alt yapı açısından diğer bölge hastanelerinden eksik kalmaması amacıyla yaklaşık 44 değişik tıbbi cihazın alımına bir ay sonra başlayacağız. Bunlardan çok değişik ve çok modern cihazlar alıyoruz. Mesela, yoğun bakımda yatan hastalarımızın büyük abdesti olsun. Onu hasta alt bezi konulup onunla temizliği yapılır. Birçok merkezde biz akıllı hemşire sistemi cihazı alıp el değmeden bu hastalarımızın temizlik olayını çözüm bulmuş oluyoruz. Ayriyeten de bu yoğun bakımlarda enfeksiyon riski oranını da ortadan kaldırmış oluyor. Göğüs cerrahisi bölümünde mediyastinoskopi denilen bir cihaz alıyoruz. Bu birçok büyük hastanede bile yok. Bunla birlikte göğüs bölgesi boşluğunda ki tüm patolojik girişimlere ulaşılabilecek. Müdahalesi yapılabilecek. Göz ve kulak- burun -boğaz ünitelerimize mikro düzeyde girişim yapabilmeleri için ameliyat mikroskopları alıyoruz. Üroloji bölümüne taş kırma cihazını aldık son sistem. Ondan sonra perkütan böbrek operasyonlarını yani halk arasında kesmeden böbrek ameliyatlarını tek bir delikten yapılan bir teknik vardır. O tekniğin uygulanabilmesi için özel cihazlar ve masalar var. Onların alımını yaptık. Herhalde 10–15 gün içerisinde kurulumu da biter. Üroloji ile ilgili büyük üniversitelerde ne varsa hepsini sağlamış olduk. Kardiyovasküler cerrahide, kalp - damar cerrahisinde açık kalp, kalp kapağı, ameliyatlarını anjiyo ünitemizin aktif olarak devreye girmesinden sonra yapmaya başladık. Türkiye’de 3–5 merkezde olan damar cerrahisinde kök hücre tedavisine başladık. Akademik kadro olarak ta çocuk bölümünde ve kadın doğum bölümünde eksikliklerimiz vardı. 15 gün içinde yani 1 Temmuz itibari ile bir tane çocuk doktorumuz, birisi yeni doğan yeni bakımcı olmak üzere görevine başlayacak. Şimdiye kadar doğumhaneyi aktif olarak kullanamıyorduk. Gerek personel sayımız gerekse hekim sayımızdan kaynaklanan eksikliklerden dolayı. Temmuz 15 gibi doğumhaneyi devreye sokup, artık normal elektif doğumların yapılabilmesi için gereken imkânları sağlamış oluyoruz. Acil servisimiz Ocak ayıdan itibaren aktif çalışmaya başladı. Çocuk acil hariç her türlü acili kabul ediyoruz. İşte bu iki tane çocuk hocamızın göreve başlamasıyla çocuk acilini de kabul etmeye başlayacağız tabi ki hastalıklarımızda.Uyku merkezimiz Türkiye’de ilk 10’da ve akretide olmuş bir merkezdir. Nöroloji ana bilim dalının kontrolünde bir ünitedir.” diye konuştu.
KAFKAS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİNİN KURULUŞ AMACI BÖLGE SAĞLIK MERKEZİ OLMAKTI
Kaya daha sonra şunları söyledi:
“Günlük hasta giriş sayımız oynamalarla birlikte yaklaşık 900 ile 1000 arası. Yatak doluluk oranımız geçen seneye oranla yüzde yüz artış yaptı. Şuanda 180 yatağımız doludur. Eğer böyle devam ederse biz bir ek yataklı ünite hizmet binası açmamız gerekecektir. Yetersizlik görüyoruz. Komşu illerden orada ki devlet hastanesinde yapılamayan cerrahi girişimler veya tanısının konusunda zorluk çekilen hastalıklarda artık bize göndermeye başladılar. Zaten Kafkas Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinin kuruluş amacı bölge sağlık merkezi olmaktı. Tabi bölge sağlık merkezi olmak bir senede, iki senede olmuyor. Yavaş yavaş komşu illerin haberdar olması, gelen hastaların memnun olup geriye dönüp bekrauntunu almamız gerekiyordu. Bunu da başardık. Çok şükür il dışından bayağı bir hasta gelmeye başladı. Nisan ayında bir ilana çıkmıştık. O ilandan 9–10 tane hocamız artık bu Temmuz ayında göreve başlayacak. Ve bu Cuma günüde bir 20 kişilik bir öğretim üyesi ilanına çıkıyoruz. Gazeteye ilanı verildi zaten. Bu hocaların da gelme süreci Eylül veya en geç Ekim ayında burada olurlar. Bu gelecek kadrolarla birlikte hemen hemen hiçbir eksikliğimiz kalmamış olacaktır. Öğretim elemanı düzeyin de bir eksikliğimiz kalmamış olacak. Tabi ki tıp sektörü öyle bir sektör ki, her gün değişik tedavi şekilleri, değişik cerrahi teknikleri ortaya çıkıyor. Bunlara adaptasyon sağlamak ancak devamlı araştırma yapmakla, yurt dışı yurt içi kongrelere katılımla ve bilimsel yayınları takip etmekle ancak mümkün olabilir. Üniversite hastanesinin en büyük artısı bunu güncel tutmaktır. Dünya da ne oluyorsa üniversite hastanesinde ki hocalarımız tarafından her gün takip edilmektedir. Buda halk sağlığı açısından en son gelişmelerin bilinip uygulanması bizim artımız olmuş oluyor. Tıp fakültesi birinci sınıf öğrencilerimiz bu sene artık Erzurum Atatürk üniversitesinden alıyoruz. Artık bir, iki, üç, dört, beş, altı... Birinci sınıfla başladık. Okuyanlar devam edecek. Ama ilk gelenleri biz alıp bizim kendi hocalarımız tarafından kendi hastanemizde 6 yıl boyunca biz eğitimlerini vereceğiz.”
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.