1877-1878 yıllarında Osmanlı-Rus Savaşı’nın ardından 40 yıl Rusların işgali altında kalan Sarıkamış’ta, dönemin Rus Çarı 2. Nikola tarafından yaptırıldığı bilinen 114 yıllık tarihi av köşkünün bugünkü içler acısı hali yerli ve yabancı turistlerin yüreğini burkuyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı’na ait tescilli kültür varlığı olan Köşkün bugüne kadar kurtarılmaması köşkü çürümeye terk ederken, binanın gün geçtikçe yıkılmaya yüz tuttuğu ve ilgilenilmemesi durumunda birkaç yıl sonra kurtarılmasının mümkün olamayacağı ileri sürüldü.

Sarıçam ağaçlarıyla dananmış ormanlık alanda kurtarılmayı ve turizme kazandırılmayı bekleyen köşkün bu çürümüş hali bile ziyaretçileri cezbederken, kurtarılması durumunda ilçeye katacağı değerin unutulmaması gerektiği ifade ediliyor.

Çivi kullanılmadan Baltık mimarisi tarzında yapılan ve uzun yıllar askeri bölge içerisinde yer alan köşk, bir süre önce Kültür ve Turizm Bakanlığı’na devredilmişti. Tarihi köşkün, geçtiğimiz yıl restorasyon çalışmalarının yapılacağı bildirilmiş ancak söz konusu çalışmalar başlatılamamıştı. 80 derecede pişirilmiş, çam ağaçlarından birbirine geçirilmesi şeklinde ve çivi kullanılmadan yapılmış Köşk ve yanındaki ahşap binada toplam 24 oda bulunuyor.

Katerina Köşkü ile birlikte Cer Atölyelerinin bulunduğu alanın da biraz daha hazine arazisinden katılarak turizm tahsisine çıkarılması bekleniyor. Aksi takdirde bu köşkün gün geçtikçe yok olması ilçe içinde büyük kayıp olacak.

Katerina Köşkü Rus Çarının yaptırdığı köşk olarak biliniyor. Bu köşk hiç çivi kullanmadan ahşapların birbirine geçirilmesi suretiyle yapılan bir köşk olduğu sürekli dikkatlere sunuluyor. Bu köşkün onarılması için Turizm Bakanlığının 3 yıldır gündeminde olduğunu bilinse bile şu ana kadar bir adım atılmaması da kafaları karıştırıyor.

Katerina Köşkünün artık korunmada zorluk çekildiği, böyle durdukça tahrip edildiği, bu nedenle bir an önce onarılması gerektiği sık sık söylense ve yazılsa bile artık kalıcı ve sağlam atılması gerektiği de vurgulanıyor.

Turizm Bakanlığı köşkün onarılması ve kurtarılması için bir kaç defa ilana çıkması durumunda da hareketlilik ne yazık ki olmadı. Hatta, turizm yatırımları veya turizme tahsis edilen arsalar bir müzakere usulü ile açık artırma ile ihaleye çıkarıldı ve kimde kalırsa ona 49 yıllığına kiraya verileceği söylendi ama şu ana kadar bir talibi çıkmadı. Talibi çıkmayınca halen tahsisi de yapılamadı.

Turizm Bakanlığı’na da en azından turizm tahsisine çıkılırken Katerina Köşkü ile birlikte Cer Atölyelerinin bulunduğu alanı da beraberce hatta biraz daha hazine arazisinden katarak tahsise çıkarılması da önerildi. Orada 10-15 yataklı bir otel bile düşünüldü. Onun içinde rantabıl olmadığından kimse gidip o şekilde kullanmak için teklif vermedi. Turizm Bakanlığı da bu yönde bir çalışma içinde ama halen ses yok.

Katerina Köşkünün önemli bir kültür varlığı olduğu bilinmesine biliniyor ala şimdilik fotoğraf karelerini ve gazete ve dergileri süslüyor. Bunun ötesine geçilemediği gibi yakın zamanda bir talipli çıkar çıkmaz ise köşkün kendiliğinden yıkılması bile an meselesil.

Köşkün bundan böyle gerek kaymakamlık, gerek valilik imkanlarıyla koruması gerek ve Turizm Bakanlığı’nın oraya bir çözüm bulması şart. Katerina Köşkü’nün şu anda Kültür ve Turizm Bakanlığı’na ait olduğu da unutulmamalıdır. Çünkü Köşk, Kültür ve Turizm Bakanlığının uhdesinde ve tescilli kültür varlığı olarak kayıtlardaki yerini korumakta.