Proje Koordinatörü Prof. Dr. Mitat Şahin, Kars kaşarında 32 adet tat bileşeni olduğunu söyledi.

Geleneksel Kars Kaşarı’nın Coğrafi İşaretlemesi projesinin hayata geçmesi ve coğrafi işaret sayesinde artık Kars kaşarının dünya ile buluşması sağlanmış olacak. Ayrıca bu proje ile Kars kaşarının koruma altına alınmasına da yardımcı olunacak ve taklitlerinden korunmasının sağlanacağı gibi, üreticilerin ortak hareket etmesine de imkân sağlanacak. Bunun yanı sıra proje ile doğal ve kültürel mirasın korunmasına da katkıda bulunulacak ve kırsal kalkınmaya destek olunacağı gibi kaşarın kalitesi korunarak üreticiye destek sağlanacak. Yasal olmayan üreticilerin de önüne geçileceği ve etkili tanıtım kampanyalarla da kayda değer kazanımlar elde edilecek.

KARS KAŞARINDA 32 ADET TAD BİLEŞENİ VAR

Tanıtım ve bilgilendirme toplantısının ardından Proje Koordinatörü Prof. Dr. Mitat Şahin, Projenin ortağı Boğatepe Çevre ve Yaşam Derneği Başkanı İlhan Koçulu ve Alankuş Danışmanlık Genel Müdürü Evren Alankuş, gazetecile açıklamada bulundular.

Proje Koordinatörü Prof. Dr. Mitat Şahin Kars kaşarının geleneksel yöntemlerle yapıldığını ve Kars kaşarında 32 adet tad bileşeninin olduğuna dikkat çekti. ‘Kaşar’ denilince akla kaşarıyla özdeşleşmiş Kars’ın geldiğinide kaydeden Şahin açıklamasında “Bu projedeki amacımız geleneksel yöntemlerle yapılan kaşarı bozmadan ve kalitesini koruyarak kültürel bir miras olarak gelecek nesillere aktarabilmektir. Aynı zamanda kaşarın ulusal pazardaki yerini de koruyabilmektir. Ayrıca Kars kaşarı için Türk Patent Enstitüsü’ünden coğrafi işaret alınması için de yapılan ve yapılacak olan bilimsel çalışmaları yapmaktır. Kars’ta Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarında kaşar üretimi yapan mandıraları ziyaret ettiğimizde, Kars kaşarının gelenselliğini bozmadan modern teknoloji kullanarak oldukça yeni standartlarla üretildiğini görmekteyiz. Kaşarımız ülkemizde tercih edilebilen bir kaşardır ve tüketiciler rahatlıkla kullanabilirler.” dedi.

KARS KAŞARINDA KATKI MADDESİ OLARAK SADECE TUZ KULLANILIR

Kars Kaşarının içerisinde yanlıza tuzun katkı maddesi olarak kullanıldığına da dikkat çeken Şahin “Kars kaşarının içerisinde tuzdan başka bir katkı maddesi yoktur. Bu proje kapsamında faklı üreticilerden aldığımız kaşar numunelerini TÜBİTAK Mam Araştırma Merkezine gönderdik. Burada ileri analiz teknikleri kullanarak lezzet ve tad etkenlerinin incelenmesini istedik. Amacımız Kars kaşarının asla kopya edilemeyeceğini ortaya koymaktır. Kars kaşarsı özellikle yaz aylarında hayvanlar merada iken otlar, çiçek ve tohumlardan elde edilen sütlerden üretilir. Bu süt aynı zamanda çok zengin bir aroma içerir. İşte bunları belirleyerek kayıt altına almaya çalıştık. Kars kaşarına özgü 32 adet tad bileşeni belirlenmiş durumdadır. Analizlerimiz devam etmektedir. İlerleyen dönemlerde daha detaylı bilgiler elde edeceğiz.” Diye konuştu.

KAŞARDA PARMAK İZİ OLUR MU?

Bir ürünü diğer ürünlerden farklı kılan özeliklerin olduğunda vurgulayan Şahin bu prepje ile Kars kaşarının asla taklit edilemeyeceğini ve kaşarın bir parmak izi olacağını da kaydetti. Parmak izinin artık kaşarı tanımlayıcı bir özellik olacağını da belirten Şahin, yapılan analizler sonucu başka hiçbir ürün Kars kaşarındaki özelliği vermemektedir.” şeklinde konuştu.

KARS KAŞARI BİN BEŞYÜZ ÇİÇEKLİ BİTKİDEN BESLENEN İNEKLERİN SÜTÜNDEN YAPILIR

Boğatepe Çevre ve Yaşam Derneği Başkanı İlhan Koçulu da açıklamasınd, Kars kaşarının doğadan gelen birçok farklılığı kendi bünyesinde barındıran ve Türkiye’de değişik bölgelerde üretilen diğer kaşarlardan farklı olduğunu vurguladı. Kars kaşarının Trakya’da üretilen peynirlerden farklı olarak kendine özgü özellikleri olduğunu da belirten Koçulu “Kars’ta ki inek ırkları Zavot, Montofon ve Simental Doğu Anadolu Kırmızı ırklarıdır. Bu hayvanların meraya uyumlu olmaları ve meradaki yaklaşık bin beş yüzün üzerinde çiçekli bitkinin çiçeklerini açtığı dönem olan Mayıs, Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında üretilen sütlerden yapılan kaşar artık bir sektör ve sanayiye dönüştü. Karslıların il genelinde Yüzde 40’a yakını bu sektörle iştigal etmektedir. Coğrafi işaret bu coğrafyanın farklılıklarından kaynaklanan özellikleri tarif etmek anlamında çok önemli bir fırsattır.” diye konuştu.