İnsanın yaşamında hep umut vardır. Yaşadığı şehrin her an her zaman en güzel olmasını düşünür ve bunu hayalinde yaşatır. Yaşadığımız şehirde hayellerimizin yeşermesini hep isteriz…

Kars halkı olarak iyi yönetilmeyi ve sorunların kendi içerisinde çözülmesini bekleriz. Karslılık bilincinin geliştirilmesiyle her alanda kalkınmış ve her alanda gelişmiş ve gelişen bir Kars olarak umutla bizleri yöneten yöneticilerden sorunlarımızı dillendirmesini ve bunlara çözüm üretilmesi istemek en doğal hakkımız. Ama her defasında maalesef çok geçmeden umudumuz umutsuzluğa dönüştürülüyor. Hayallarımız her defasında bir kere daha yıkılıyor. Bizler Kars Halkı olarak bir defasında kaderiyle başbaşa kalan şehir oluyoruz…

Şehrimizin kronikleşen sorunlarına çözüm üretebilir miyiz. Akılcı, planlı çözümlerle yanliş düşünceleri değiştirebilir miyiz… Bunu sorgulamamız lazım. Hiçbir şey değişmedi, değişmeyecek de dememeliyiz... Kars’ın en büyük sorunu yoksulluk , açlık, işsizlik, göç. Peki ama bu sorunlar çözülecek mi? Samimi, dürüst düşünürsek, elele verirsek neden çözülmesin. Yeterki sorunları çözecek iradeyi gösterecek yöneticilerimiz sorumluluklarının bilincinde olsunlar. Kars halkı bunu bekliyor. Ama hiçbir sorumlu görülmüyor ortalıkta…

Nufüsumuz son yıllarda gittikçe eriyor. Kars’ın nufüsu 2014 yılında 296. 466 iken 2015 yılında ise 292. 660’e düşmüştür. Yoksulluğa çözüm bulunulmuş mudur, Yok. Açlığa çare bulunulmuş mudur, Yok. işsizlik giderilmiş mi, Yok. İlimizde yaşanan bu göçe çare bulunulmuş mudur, yok. Şimdi sorumlu makamlarda oturanlara soruyorum Kars Halkı Kars’ta nasıl tutulacaktır?

Bu sorunlara ilave olarak kişi başına düşen gayri safi milli gelir de ülke ortalamasının sonlarındayız… Eğitimde de yine Türkiye ortalamısında da 81 ilin içersinde 73 ile 76 sıralardayız. Yani yine sonlardayız.

Kars’ta Sağlık Hizmetleri İflas Etmiştir. Sağlık Sağlıksız Yapıya Sokulmuştur.

Sağlık ise tam bir sağlıksızlık ve kepazelik içerisindedir. Yeni yapılan Kars devlet hastanesi ihtiyaclara cevap verememektedir. Hastane, Doğum evi olarak yapımına başlandı. Sonra 150 yataklı Devlet hastanesi olduğunu söylediler. Kars’ı düşünen sayın yöneticilerimiz akşam uyudular sabah kalktılar bir an da Hastaneyi 150 yataktan 300 yataklı Hastaneye dönüştürdüler, Bu yetmedi Doğum evini de aynı hastanenin içerisine taşıdılar. Bunun sonucunda yeni açılan Kars Harakani Hastanesi ihtiyaçlara cevap veremez hale gelmiştir. Hiçbir planlama yapılmadan, Binanın fiziki yetersizliğine bakılmadan ben yaptım oldu bittiyle hastaneyi hizmete açtılar. Şimdiyse hastane aşırı yoğunluk yüzünden sorunlar yumağına dönüşmüş durumdadır.

Kafkas Üniversitesi Hastanesi Kars için bölge hastanesi olarak düşünülmüştü. Kars’ın umudu ve her Karslının sevinç kaynağı olmuştur. Şu an Kafkas Üniversitesi Hastanesinde birçok branşta uzman doktor yoktur. Dolayısıyla hastane olma niteliğini kaybetmiştir. Yani bir nevi kliniğe dönüşmüştür. Etkin ve yetkin yönetilemediği için Kafkas Üniversitesi Hastanesi fiilen kapanma noktasına gelmiştir.

Kars bir kere daha sağlık konusunda Erzurum’a mahkum edilmiştir. Kafkas Üniversitesi Hastanesi’nin kapanma noktasına getirilmesi ve Kars Harakani Hastanesi’nin fiziki ve hizmette yetersizliği sonucunda Karslı hastalar eskiden olduğu gibi çok çileli olan Erzurum’a sevk edilerek çüzülmeye çalışılmaktadır.

Kars ülke ortalamasının her bakımdan çok çok altında kalmış ve maddi, manevi sosyal bakımdan hayat standartlarının altında yaşamaktadır. Kars’ın ekonomisinin lokomifi olması gereken Kafkas üniverstesi Hastanesi plansız, programsız yönetimiyle borç batağına sokulmuştur… Kars’ın kötü yönetilmesine Hastane yönetimi de uyum sağlamıştır.

Eski devlet hastanesi ve eski doğumevi binaları kaderlerine bırakılmış ve çürümeye terk edilmiştir. Bu binalar neden bu hallere getirildi? Neden doğum evi, eski devlet hastenesinin yerine taşınmadı da mevcut hastanenin fiziki yetersizliği bilinmesine rağmen harakani hastanesine taşındı? Eski devlet hastanesi binası neden kaderine terkedildi?  Neden fiziki yetersizliği bilinmesine rağmen hestane ve doğum evi ayni binaya aşınılmasına musade edildi? Bu soruların cevabını kimse veremiyor. Kimsede sormuyor. işte size bir örnek Kars’ta planlama ve araştırılmadan yapılan işlemler…

Sorumlu makamlarda oturan beylere soruyorum:

Sizler o makamlara Kars’ın sorunlarına çare olmak için geldiniz. Sorunların karşısında kamoyu oluşturularak dik durup çözüm bulmak için yönetici oldunuz. Oturduğunuz makamlar da kalmak için susuyorsunuz…Yazık bu Şehire…

Kars bir kere daha koltuk sevdalılarının yüzünden yalnız bırakılmıştır…

Bir şehri ehli olmayan yöneticiler yönetirse; planlama, inceleme, araştırma yapılmadan anlık düşüncelerle ve getirisi, götürüsü araştırılmadan yapılan tüm yanlış işlerin sonunda bunun cezasını yönetilenler çekmez. Bu yanlışların cezasını Kars Halkı olarak bizler çekeriz…

Kars, sosyal, kültürel, ekonomik anlamda ciddi manada geri kalmış bir şehir olarak anılmakta ve kalmaktadır…

Bu güzelim şehrin ekmeğini yiyen, bu şehirde yaşayan, Kars’a vefa borcu olanlar, kanahat önderleri Sayın milletvekilleri, Sayın Vali, Sayın belediye başkanları, siyasi partilerin yöneticileri,bütün kamu kurum yöneticileri ve sivil toplum kuruluşlarının başkanları bugün sorumluluk üstlenmeyecekse ne zaman üstlenecek. Kars, şehir olarak yok oluyor ama hiçbir yöneticinin sesi çıkmıyor. hepsi halinden memnun; Yazık bu güzelim Şehre…

Kars, sorunlarını kendi içerisinde çözemeyen, kamoyu oluşturamayan bir şehir olarak anılacak. Kars bir kere daha sahipsiz kalmıştır. Kars bir kere daha kendi kaderine terk edilmiştir…

Kars’ın değerli yöneticileri Kars için el ele verip bu tarihi misyonu olan güzel şehrimizi sorunlarını tartışmaya kamoyu oluşturmaya ve şehrimizi ayağa kaldırmaya var mısınız… yeter ki samimiyet içerisinde düşünelim…