Kar yedikten sonra kesilen kazlar aynı zamanda da kar suyla kaynatılan kazanlarda yıkanıyor.

Bölgenin simgesi haline gelen, adına festivaller düzenlenen, filmler çekilen Kaz eti, Karslılar için büyük önem taşıyor. Özellikle kış aylarında sofraları süsleyen kaz eti önemli bir besin kaynağı olarak yer alıyor.

Kars’ın en önemli gelir kaynaklarında olan kazların kesimine kar yedikleri için başlandı. Kar yiyen kazın etinin daha lezzetli olduğuna inanılan kazların kesimden sonraki ilk aşaması da kar suyuyla yapılıyor. Kar yiyip, kar suyuyla yıkanan kazların temizlenme ve ayıklanma işlemleri de oldukça meşakkatli. Sırasıyla tüyleri yolunuyor, kanatları ve bacakları ayrılıyor. Kazın ciğeri dahil kanadı ve tüyü de çok kıymetli olduğu için bu işleler büyük bir özenle yürütülüyor. Kazın sadece kesimi erkeklere düşüyor diğer bütün işlemler ise kadınların hünerli ellerinden geçiyor. Temizlenen kazlar üst üstte konulup bir gün süreyle dinlendiriliyor. Bir gün dinlenen kaz eti daha sonra tuzlanıp kuruması için yüksek bir yere asılıyor. Bu askılarda yaklaşık 10 gün bekleyerek güneşte kurutulan kazlar kış mevsimi boyunca tüketiliyor.

Memur emeklisi Ekrem Ertaş da, her yıl kendi ailesi ve uzaktaki yakınları için yaklaşık 50 kaz kesiyor ve kestiği kazların çoğunu ise batı illerinde bulunan yakınlarına gönderiyor.

Kaz tüyünün ekonomiye kazandırılması için yetkililere de çağrıda bulunan Ertaş, “Kaz kesmenin tam mevsimi. Kar yağdı mı kazların kesilmesi gerekir. Artı bu kaz, her ailenin sofrasında bulunması gereken bir yiyecektir. Kaz çünkü sofralarımızın bulunmaz bir damak tadıdır. Onun için kazları her aile besler ve bu mevsimde de keserler. Kazın ekonomiye kazandırılması için etinden, tüyünden, her şeyinden faydalanmak gerekir. Her ülkede kaz tüyü, kaz eti çok değerlidir fakat biz değerlendiremiyoruz. Bunu da değerlendirmek yetkililerimize aittir.” dedi.

10 yaşındaki Buğra Ertaş ise kaz etini çok beğenerek yediğini söyledi.