Kars İl Sağlık Müdürü Dr. Fahri Sevinç, obezite konusunda halkı uyararak, “Obezite ile mücadele gerçekte pek çok hastalıkla mücadele demektir. Çünkü obezite; kalp-damar hastalıkları, yüksek tansiyon, şeker hastalıkları, bazı kanser türleri, solunum sistemi hastalıkları, kas- iskelet sistemi hastalıkları vb. pek çok sağlık probleminin oluşmasına zemin hazırlamaktadır.” dedi.

Gelişen teknolojinin aynı zamanda insanların beslenme alışkanlıklarını da olumsuz yönde etkileyebileceğini bildiren Kars İl Sağlık Müdürü Dr. Sevinç, “Beslenme tarzındaki değişiklikler ve fiziksel hareket azlığı gibi bir takım olumsuz koşullar bir araya geldiğinde tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de obezite görülme sıklığı artmaktadır.” şeklinde konuştu.

“OBEZİTE ÇOCUKLARIMIZI VE GENÇLERİMİZİ ETKİSİ ALTINA ALIYOR”

Sağlığı bozacak ölçüde vücutta anormal veya aşırı yağ birikmesi olarak tanımlanan obezitenin dikkate alınması gereken bir sağlık sorunu olduğunun altını çizen Kars İl Sağlık Müdürü, “Ülkemizde de fazla kilolu olma ve obezite sıklığı gitgide artıyor ve obezite özellikle çocuklarımızı ve gençlerimizi etkisi altına almaya başlıyor. Bu nedenle bu konuda halkımızın bilinçlendirilmesi ve farkındalığın yaratılması büyük önem taşıyor.” diye konuştu.

Şişmanlığın oluşmasında; yaş, cinsiyet, gelir durumu, genetik etmenler ve psikolojik problemlerin yanı sıra kişinin bizzat kendi hatalarından kaynaklanan faktörlerin de rol oynadığını kaydeden Dr. Fahri Sevinç, şunları söyledi:

“Kişinin aşırı kilo almasını tetikleyen durumlar vardır. Bunlar arasında aşırı ve yanlış beslenme alışkanlıklarını, sık aralıklarla çok düşük enerjili diyetleri, doğum sayısı ve doğumlar arası süre uygulamayı ve yine sağlıkla ilgili her konuda karşımıza çıkan sigara ve alkol kullanmayı sayabilirim.”

“ANNE SÜTÜ ALAN ÇOCUKLARDA OBEZİTE DAHA AZ GÖRÜLÜYOR”

Dr. Fahri Sevinç anne sütünün önemli bir faydasına dikkat çekerek, “Obezite görülme sıklığı, anne sütü ile beslenen çocuklarda, anne sütü ile beslenmeyen çocuklara göre daha düşük oranlarda seyrediyor. Bu bakımdan anne sütü verme süresi, tamamlayıcı besinlerin türü, miktarı ve başlama zamanları obezite oluşumunu doğrudan etkiliyor. Çocuğunuzun sağlığı için size tavsiyem, bebeklerinize 6 ay tek başına anne sütü vermeniz ve akabinde 6. aydan sonra emzirmeye devam ederek uygun kalite ve miktarda tamamlayıcı besinlere başlamanız.” ifadelerini kullandı.

“OBEZİTE TEDAVİSİ ZORUNLU, UZUN VE SÜREKLİLİK ARZ EDEN BİR SÜREÇTİR”

Obezite oluşmadan korunmanın büyük önem taşıdığını vurgulayan Dr. Sevinç, tedavi hakkında şunları söyledi:

“Obezite tedavisinde öncelikle bireyin kararlılığı ve etkin olarak katılımı gerekiyor. Çünkü obezite tedavisi zorunlu, uzun ve süreklilik arz eden bir süreçtir. Bizim, şişmanlık tedavisindeki öncelikli amacımız bireyi gerçekçi bir vücut ağırlığına ulaştırmak ve bireye yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığı kazandırarak yaşam kalitesini artırmak.”

Obezitede kullanılan diyet tedavisinde dikkat edilmesi gereken noktaları hatırlatan Dr. Sevinç, şu önemli önerilerde bulundu:

“Öncelikle uygulanacak zayıflama diyetleri yeterli ve dengeli beslenme ilkeleriyle uyumlu olmalıdır. Diyet tedavisinde günlük en az 2-3 litre sıvı tüketimi şarttır. Bu da 8-10 bardak suya tekabül ediyor. Ancak sıvı tüketimi olarak şeker içeriği yüksek hazır meyve suları, gazlı içeceklerden kaçının. Bunun haricinde zayıflama diyetlerinde lif miktarı arttırılmalıdır. Sebzeler, meyveler, kuru baklagiller, tam tahıl ürünleri, kepekli un ve kepekli ürünler önerdiğimiz doğal posa kaynakları arasında yer alıyor. Yine tuz miktarının sınırlandırılmasıyla ilgili çok önemli bir uyarım olacak. Diyetle tuz alımı günde 5 gramın altına düşürülmelidir. Ancak, hipertansiyon, kalp yetmezliği veya başka nedenlerle ödemi bulunan obez bireylerin diyetlerinde tuz miktarı daha da sınırlandırılmalıdır. Ve tabi ki iyotlu tuz tercih edilmelidir.”

(BA-BA-S) KARS (KHA)