1. HABERLER

  2. GÜNCEL

  3. Türkler ve Kürtler ülkeyi birlikte kurdu
Türkler ve Kürtler ülkeyi birlikte kurdu

Türkler ve Kürtler ülkeyi birlikte kurdu

AK Parti Kars İl Başkanı Av. Ensar Erdoğdu,: Hükümetin son günlerde hız verdiği ülkende akan kanın ve terörün sona ermesi noktasında hayata geçirdiği çözüm temasları kapsamında düşüncelerini dile getirdi.

A+A-

Partisinin Mart ayı genişletilmiş il divan toplantısında açılış konuşması yapan AK Parti Kars İl Başkanı Av. Ensar Erdoğdu, Hükümetin başlatmış olduğu barış ve kardeşlik projesine her kesimden her kesin destek vermesi çağrısında bulundu.

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, AK Parti Kars milletvekilleri Ahmet Arslan, Prof. Dr. Yunus Kılıç, Belediye Başkanı Nevzat Bozkuş, Erzurum Milletvekili Bölge Koordinatörü Adnan Yılmaz ve Kamu Güvenliği Müsteşarı M. Ulvi Saran’ında da katıldığı toplantıda konuşan Erdoğdu, ülkeyi 1071 Malazgirt zaferi ile başlayan başlayan süreçte Kürtler ve Türklerin birlikte kurduğunu söyledi.

AK Parti’nin iktidara geldiği günden itibaren 10 yılı aşkın bir süredir özellikle demokratikleşme alanında Türkiye’de çözülemez olarak görülen birçok sorunu çözdüğüne dikkat çeken Erdoğu, “Bizlerin bu ülkede yaşayan insanlar olarak bazı gerçekleri görmemiz gerekir. Bu ülke çok zor şartlarda kurulan bir ülkedir. 1071 Malazgirt zaferiyle Türkler ve Kürtler bu ülkeyi birlikte savaşarak birlikte kurdular. Anadolu’nun kapılarını Türklere açan bu bölgede yaşayan halklar olarak bu bölge insanları oldu. Daha sonra ki süreçte ise Çaldıran savaşı ile de hep birlikte katkı sunduk ve bu ülkenin geleceğini hep birlikte planladık. Bu ortak noktamız din temeline dayalı İslamiyet idi ve bu da bizim en önemli ortak noktamızdı.” dedi.

KÜRTLER İLE TÜRKLER ARASINDA YAŞANAN SIKINTILAR, 2. MAHMUT ZAMANINDA BAŞLADI

Kürtler ile Türkler arasında ki yaşanan sıkıntıların 200 yıl önce 1850’li yıllarda 2.Mahmut döneminde başlayıp daha sonra da Sultan Abdülhamit döneminde de devam ettiğini söyleyen Erdoğudu, kurtuluş savaşında da Türkler ve Kürtlerin bu vatanı kurtarmak için birlikte savaştıklarını da anımsattı.

Çanakkale ve Sarıkamış’ta yine hep birlikte hem sevinip hem de üzüldüklerini de belirten Erdoğdu: “1071’de Anadolu’ya giriş ve Çaldırandan sonra yüzyıllar boyunca Kürtler ve Türkler arasında hiçbir sorun ve sıkıntı olmadı. Kardeşçe ve birlik beraberlik içersinde hep birlikte yaşadık ve yaşamaya da devam ediyoruz. Ne zaman ki özellikle 2. Mahmut döneminde 1850’li yıllarda ve daha sonra da Abdülmecit döneminde uygulanan bazı yanlış politikalar, Osmanlının merkezileşmesine dönük bazı politikalar sonucu bir güvensizlik ortamı doğmaya başladı. Bu güvensizlik ortamı 200 yıldır devam eden bir süreçtir. Özellikle 2. Mahmut’tan sonra Sultan Abdülhamit döneminde kısmen giderilmeye çalışıldı. Sultan Abdülhamit’in bazı birleştirici roller üstlenmesi ve geçmiş dönemden kalan bazı sıkıntıları ortadan kaldırmaya çalışması bir nebze başarılı oldu ama yetersiz kalmıştır. Abdülhamit’ten sonra Cumhuriyet dönemine kadar kurtuluş savaşında Çanakkale ve Sarıkamış’ta da hep birlikte savaştık, sevindik ve üzüldük.” Diye konuştu.

CUMHURİYETİN ULUS DEVLET MODELİNE GEÇİŞTE BAZI RED, İNKAR VE ASİMİLASYON POLİTİKALARI UYGULANDI

Erdoğdu, konuşmasında: İslamiyet’im ümmetçi anlayışından bir anda Cumhuriyetin ulus devlet anlayışına geçiş süreci sırasında red, inkar ve asimilasyon politikaların uygulanmasıyla irili ufaklı 15 ile 20 arasında sıkıntılı zamanlar meydana geldiğini de söyledi.

Daha sonra bu sıkıntıların zamanla bertaraf edildiğini de söyleyen Erdoğdu, sonra ki süreçlerde ise neden darbelere karşı olduklarının da altını çizmek istediğini de belirtti.

1980 yılında askeri darbesinin, Diyarbakır cezaevlerinde olduğu gibi diğer zindanlarda ki işkencelerin maalesef bugün yaşanan sorunların temel kaynağı olduğunu düşündüğünü de belirten Erdoğdu, “Bu benim şahsi kanaatimidir. Zaten bazı tarihçiler de böyle söylüyor. Darbelere hiçbir şekilde karşı çıkmasak bile darbelerin ülkeyi bölen anlayışına da özellikle karşı çıkmamız gerektiğinin altını da özellikle çizmek istiyorum. Ama ne yazık ki süreç bu noktaya kadar gelmiştir. Ama hükümetimizin 10 yılı aşkın süreçte çok yoğun bir gayretle bu sorunu çözmek için iradesi ortaya koyuyor. Bu sıkıntılar AK Parti’nin yarattığı ve AK Parti ile gelen sıkıntılar değil. Geçmişten beri süre gelen sıkıntılardır. Bundan sonra partimizin bu konudaki gayret ve çabalarına hep birlikte destek vermek zorundayız. Bu sorunu çözme işini de sadece AK Partiye yıkmak da doğru değil. Yani AK Parti bu konuda başarılı olacak veya başarılı olmayacak diye bir anlayış doğru değildir. Yani artık her kesin elini vicdanına koyup ve hep birlikte bu sorunu çözmek zorundayız.”

ÜNİVERSİTELER, BİLİM ADAMLARI VE SOSYOLOGLAR KONUYA EĞİLMEDİ

Türkiye’de 167 üniversite olmasına karşın ülkeyi bu noktaya getiren terör ve kaosun sona ermesi için bilim insanları ve sosyologların sorunu çözmek için konuya eğilmediklerinde de dikkat çeken Erdoğdu, “Bilim adamlarında bu sorunu çözülmesi için çok önemli sorumluluklar düşüyor. Türkiye’de 167 üniversite var. Bilim adamlarıyla birlikte sosyologlarında bu konuda araştırmalar yapmaları gerekir. Yani bu sorun neden ve nasıl ortaya çıktı ve Nasıl çözebiliriz? Belki ülkemizin resmi tarihinde duyulan korku da olabilir. Veya başka konular da olabilir. Bilim insanlarımız bu konuya çok da fazla girmediler. Ve değinmediler. Ama bu korkuları bir kenara bırakıp afaki davranmak lazım. Başbakan Yardımcımız Sayın Beşir Atalay’ın da çok iyi bir sosyolog olması da bu konuya duyduğu ilgiden kaynaklanıyor olabilir. Bizler bu bölgede yaşayan bütün etnik unsurlar olarak birik ve beraberlik içerisinde 1000 yıldır birlikte yaşıyoruz. Bundan sonra da beraber yaşayacağız. Geçmişte devletten ya da devlet içerisinde kaynaklanan bazı mihrakların yanlış adımlarıyla süreç bu noktaya gelmiş olabilir. Ama önemli olan bu teşhisi ortaya koyup çözüm noktasına gelmemiz lazım. Partimize yardımcı olmamız lazım. Tüm vatandaşlar olarak artık bundan sonra her birimiz bir nefer olarak bu sinerjiyi dışarıya yansıtırsanız gerek. Sonuçta hepimiz çok mutlu olacağız. Bu barış ve kardeşlik sürecinin hayırlara vesile olmasını diliyorum.” Şeklinde konuştu.  

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.