Ermenistan Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanı

Sayın Serj Sarkisya`a

Ermenistan halkına

Azerbaycan Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanı

Sayın İlham Aliyev`e

Azerbaycan halkına

Müracaat

Biz - Azerbaycan ve Ermenistan halklarının temsilcileri yürek ağrısı ile yirmi beş yıldan fazla süren, on binlerce insan kaybına, yüz binlerle insanın mülteci ve mecburi göçkün olmasına sebep olan münakaşanın asıl çözüm yolları ve sorunlarını müzakere etmek için bir araya toplandıq. Biz size müraciaat etmeyi kendimize vatandaş borcu olarak görüyoruz.

Sovyetler Birliyinin çöküşünden sonra Azerbaycan ve Ermenistan kendi kaderlerini teyin etmek hukukunu kullanarak, bağımsız devletler yaratdılar. Lakin biz çok teessüf ediyoruz ki, uluslararası hukuka, Avrupa Helsinki Yekün Aktına dayanan sivil devletlerarası ilişkiler Güney Kafkaz bölgesinde hükümranlık edememişler. Iki ülke arasındaki kanlı savaşın komplikasyonları bu güne kadar bölgede barış ve sabitliyin elde olunmasına imkan yaratmıyor. Yaşından, cinsinden, ulusal kökeninden bağımlı olmaksızın savaş alevinin iki ülkeye on yıllar içerisinde verdiyi maddi ve manevi zararı, yaşatdığı dehçeti yalnız istatistikel göstericiler ile tesvir etmek mümkün değil.

Bu gün bütün askeri birliklerin temas hattı ile ülkenin ulusal düzeyde tanınmış sınırları boyunca İkinci Dünya Savaşının sahnelerini hatırladan barikatlar kazılmış, mayınlanmış alanlar yaygınlaşmışdır. Genç Azerbaycanlı ve Ermeni askerleri kazılan barikatlarda keskin nişancıların tüfenglerinin optik nişangahları vasıtasıyla bir-birilerini izliyorlar. Büğümekte olan nesillerin bir-diğerinin hakkındaki izlenimleri savaşın mevcudiyyeti ve onun getirdiği ağrı-acılar sonucunda formalaşmaktadır. Bilinen Nisan ayı olayları savaşın yeniden başlamasının felakete sebep olacağını birdaha sergiledi. 90.yıllardan farklı olarak, her iki ülkenin askeri cephanelerinin genişlenmesi ve askeri tehlikenin ballistik füzeye kadar yükselmesi savaş tehlikesinin korkunç düzeye kadar yakınlaşmasının göstergesidir. Askeri amaçlar için kullanılmış bütün kaynaklar halkımızın rifahı ve hayatlarının çiçeklenmesine harcana bilirdi.

Ermeni ve Azerbaycan halkları bu münakaşadan çok bıkarak yeni kayıpların olmasını istemiyorlar. Ermeniler ve Azerbaycanlılardan başka herhangi birisnin bu münakaşanı hall etme iktidarında olduğunu düşünmek saflık(naiflik) olurdu. Bunları dikkate alarak, biz aşağıdakilere yönelik çağrış ediyoruz:

-Bilgelik ve cesaret sergileyin, geçmişin esiri olmayın, geleceğe bakın ve savaşın trajik sonuçlarından ders alın

-Münakaşanın hızlı ve barış yoluyla çözümü için sağlam ve sonuca odaklı görüşmeleri hızlandırmak, görüşmelerin sahteliğine son koymak. Münakaşanın kısa zaman içerisinde çözümü sadece Dağlık Karabağın değil, aynı zamanda bütün Ermenistanın ekonomik gelişiminde teşvik(tekan) demekdir. Böyle bir durum kazanan veya mağlup taraf olmaksızın, bu hem Ermenistan hem de Azerbaycan halkı için mağlubiyetsiz çözüm sonucuna ortam yaradacak.

-Yakın zamanlarda Minsk Grubunun Eşbaşkanlarının devlet başçıları çapında defalarca kabuledilmez ve kırılgan olarak karekterize etdikleri status-quo`nu değiştirmek

-Hal Hazırki status-quo`nun temelini sağlayan işgal gerçeğini aradan kaldırmak ve askeri birliklerin çıkarılmasını temin etmek

- bu gün Azerbaycan münakaşanın mevcutluğuna rağmen hukuları hiçbir halde bozulmaya maruz kalmayan 30 bin ermeni kökenli vatandaşların serbest yaşadığı tolerans, multikultural ve gelişimde olan devletdir. Azerbaycanləı ve Ermeni topluluklarının Azerbaycan Dağlık Karabağ bölgesinde güvenli ve barış içinde birlikte yaşamasında hiç bir tehlike mevcut değil. Tam da bu sebebden Ermeniler ve Azerbaycanlıların sözde etnik uygunsuzluğu ve birlikte mevcudiyyetinin imkansızlığına yönelik esaslandırılmış ırkcı düşünceler kesinlikle redd edilmelidir.

- bu kontekstde  Azerbaycan sınırları dahilinde Ermeni ve Azerbaycanlı topluluklarının hukuk ve tehlikesizliğinin temin olunduğu Dağlık Karabağ Özerk Cumhuriyetinin yaradılması hakkında son teklif Ermenistan ve Azerbaycan toplululukları tarafından olası ve yürütüle bilecek bir uzlaşma gibi ciddi anlamda dikkate alınmaya layıktır

- BM, AGİT, Avrupa Konseyi ve diğer uluslararası teşkilatlar, özeliklle BM Güvenlik Konseyinin ilgili çözünürlüklerine (getnamelerine) uygun olarak Helsinki Yekün Aktında dikkate alınmış ülkelerin  egemenliğine ve toprak bütünlüğüne, aynı zamanda uluslararası çapta taninan sınırların dokunulmazlığına saygı gösterilmesini içeren ilkelerine Ermenistan ve Azerbaycan arasında sivil ilişkiləri şekillendirmek talep ediliyor

-Vatandaş Cemiyyetlerinin diyalogunun devam etdirilmesi için bu platformun gelecekde kullanılması münakaşanın çözümüne kendi katkısını vermiş olurdu.

Konferansın Erməni tarafından olan katılımcıların adından

1.Vaqe Avetyan – Hukuk Savunucusu

2.Vaan Martirosyan – “Milli Azatlık Harekatı” teşkilatının başkanı

3.Süzan Caginyan – Gazateci, “Meridian” Sivil Toplum Kuruluşunun hukuk savunma teşkilatının başkan yardımcısı

Konferansın Azərbaycan tarafından olan katılımcıların adından

1.Rövşen Rzayev – Dağlık Karabağın Azerbaycan Topluluğu Konseyinin üyesi

2.Kamil Selimov- Bakü Devlet Üniversitesi professoru

3.Şelale hasanova – “kamuoyuyla ilişkilerin gelişimine destek” Sosyal birliyinin başkanı