2. Dünya Türk Forumu, Türk dünyası ve diasporalarının yaklaşık elli ülkedeki sivil toplum liderleri, akademisyen, düşünce ve kanaat önderlerinin katılımıyla "Türk Diasporası ve Türk Dünyası Vizyon 2023" ana başlığı altında İstanbul'da gerçekleştirildi.
Kafkas Üniversitesi Kafkasya ve Orta Asya Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hacali Necefoğlu, 2. Dünya Türk Forumu'nda Kafkas Üniversitesi'ni anlattı.
Prof. Dr. Hacali Necefoğlu'nun 2.Dünya Türk Forumu'nda sunduğu bildiri ve önerileri beğeni topladı. Türk Dünyasındaki araştırmalarıyla bilinen Prof. Dr. Hacali Necefoğlu yaptığı konuşmada şu görüşlere yer verdi :
Sovyetler Birliği’nin çöküşünden hemen sonra, 1992 yılında Türkiye’mizin serhat şehri Kars’ta kurulan Kafkas Üniversitesi’ne yüklenen misyonlardan birisi de Kafkas ve Orta Asya Türk cumhuriyetleri ile ülkemiz arasında eğitim, bilim ve kültür köprüsü olmaktı. 1995 yılında Kafkas Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi’nde Dekan ve Bölüm Başkanından sonra fakültenin kadrolu üçüncü öğretim üyesi olarak göreve başlamıştım. Zamanla yeni elemanlar alınsa da yetmediğinden öğretim üyesi ihtiyacının bir kısmını Azerbaycan üniversitelerden hoca davet etmekle giderdik. Kafkas Üniversitesi’nin Türk Dünyası ile ilişkileri Kimya, Biyoloji, Fizik, Türk Dili ve Edebiyatı bölümlerinin kuruluşuna ve gelişmesine Azerbaycanlı öğretim üyelerinin celp edilmesiyle başlasa da bu ilişkiler ferdi karakter taşımaktaydı. Kurumsal ilişkiler, maalesef geç kuruldu. Kafkas Üniversitesi’nin Azerbaycan üniversiteleri ile ilk kurumsal ilişkisi kuruluşundan 7 yıl sonra o zamanki rektör Prof. Dr. Necati Kaya tarafından 9 Kasım 1999’da Nahçıvan’da Üniversitemiz ile Nahçıvan Devlet Üniversitesi arasında bilimsel, sosyal ve kültürel işbirliğini kapsayan bir protokolün imzalanmasıyla başlatıldı. Kısa bir zaman sonra 2 Aralık 1999 tarihinde her iki üniversitenin bilim adamlarının katılımıyla Kars’ta düzenlenen “Yakın Tarihimizde Kars ve Nahçıvan” konulu sempozyumla ortak çalışmalarımızın temeli atılmıştır. 23-24 Mayıs 2003 tarihinde yene ortaklaşa “Her yönüyle Nahçıvan ve Kars” konulu sempozyum Nahçıvan’da düzenlendi. Nahçıvan Devlet Üniversitesi Tiyatro Topluluğu tez-tez Kars’a gelerek öğretim üyelerimiz ve öğrencilerimize oyunlar sergilemişler. Üniversitemiz tiyatro topluluğu da Nahçıvanlı seyirciler karşısında çıkış etmişler. 2006 yılında Nahçıvan Devlet Üniversitesi’nin katılımıyla “Molla Nasrettin ve Türk Dünyası Konferansı”, 2008 yılında “II. Kafkasya Tarih Sempozyumu”, 2011 yılında ise “Kars Antlaşması ve Bölgesel Etkileri” konulu “III. Kafkasya Tarih Sempozyumu” düzenlenmiştir. Üniversitemiz Veteriner Fakültesi ile Nahçıvan Devlet Üniversitesi Veteriner Fakültesi arasındaki protokole göre öğretim üyelerimiz Nahçıvan’a giderek derslere girmekte, Nahçıvanlı öğrenciler ise Kars’a gelerek uygulamalı derslere katılarak pratiklerini geliştirmektedirler.
Azerbaycan Devlet Ziraat Akademisi ile Nisan 2000’de işbirliği protokolü imzaladıktan sonra “Kars-Gence Hayvancılığı ve Bilimsel İşbirliği” konulu sempozyum 23-24 Ekim 2001 tarihlerinde Kars’ta, “Gence-Kars Veteriner Bilimleri Sempozyumu” ise 30 Nisan-1 Mayıs 2003 tarihleri arasında Gence’de gerçekleştirildi.
Bakü Devlet Üniversitesi, Bakü Slavyan Üniversitesi, Bakü Musiki Akademisi ile de ilişkilerimiz devam etmektedir. Son yıllarda Bakü’deki Qafqaz Üniversitesi, Azerbaycan Petrol Akademisi ile ilişki kurulmuştur.
2004 yılından itibaren Orta Asya Türk Cumhuriyetleri üniversiteleri ile çok büyük heyecanla ilişkiler kuruldu, fakat bazı sebeplerden ilişkilerimizi arzu ettiğimiz seviyeye ulaştıramadık. Son iki yılda bu ilişkileri berpa etmeye çalışıyoruz. Kırgız-Türk Manas Üniversitesi ve Kazakistan’daki Avrasya Milli Üniversitesi ile temaslarımız devam etmektedir.
Geçen yıl Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Sami Özcan başkanlığında 20 kişilik heyetle Tebriz Üniversitesini ziyaret ederek işbirliğinin temelini attık. Yeri gelmişken Türk Dünyası’ndan bahsederken bu gün İran’da yaşayan Türkleri de aklımızdan çıkarmamamız lazım olduğunu ifade etmek istiyorum.
Bu anlatılanlardan görüldüğü gibi Kafkas Üniversitesi Türkiye-Azerbaycan ilişkilerinde misyonunu başarıyla yerine yetirmektedir. 28 Haziran 2002 tarihinde Kars’a gelen Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev’e Kafkas Üniversitesinin Fahri Doktorluk payesi takdim edildiği gün üniversitemiz hayatında tarihi gün olarak değerlendiriliyor.
2005-2006 eğitim-öğretim yılında Üniversitemiz Fen-Edebiyat Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri Ve Edebiyatları Bölümünde Azerbaycan Türkçesi ve Edebiyatı yeni lisans programı başlatıldı ve 20 öğrenci bu programa kaydoldu. Türkiye üniversiteleri içinde ilk kez Kafkas Üniversitesinde açılan bu programın amacı, öğrencilere Azerbaycan Türkçesi’ni ve Edebiyatını öğretmeye yönelik olarak çeviri, yazılı ve sözlü anlatım gibi derslerin yanı sıra Azerbaycan Kültürü ve Tarihi ile ilgili derslerde vererek, öğrencilerin Azerbaycan Türkçesinde okuma, konuşma, dinleme ve anlama becerilerini geliştirmektir. Program, Nizami, Fuzuli, Nesimi, Ahundov, Cavid gibi Azerbaycan edebiyatının seçkin yazarlarının yaratıcılıkları ve XIX-XX. yüzyıllar Azerbaycan yazarlarının eserlerinin öğretilmesini de kapsamaktadır. Azerbaycan Türkçesi ve Edebiyatı Anabilim Dalı öğrencilere lisans programı süresince metin analizi ve eleştiri becerisini kazandırmaya önem verir. Programın amaçlarından biri de ülkemizle Azerbaycan Cumhuriyeti arasında gelişen ticari, ekonomik ve bilimsel ilişkilerde rol oynayan resmi ve özel kuruluşlarda görev alabilecek düzeyde eleman yetiştirmeye çalışmaktır. Bölümde Azerbaycanlı öğretim üyeleri ders vermektedirler. 2009 yılında ilk mezunlarını veren bölümde program başarıyla devam ettirilmektedir.
Türkiye’de Azerbaycan Türkçesi ve Edebiyatı lisans programının okutulduğu yegane üniversite olan Kafkas Üniversitesi’nde Azerbaycan Milli Meclisinin Millet vekili Mehriban Aliyeva’nın Başkanı olduğu Haydar Aliyev Vakfı’nın desteği, Azerbaycan Cumhuriyeti Kars Başkonsolosu Hasan Zeynalov’un yakından ilgisi ile Üniversitemizde “Haydar ALİYEV Eğitim Merkezi” kurulmuştur. 150 metre karelik bir alanda çağdaş eğitim vasıtalarıyla donatılmış, Azerbaycan kültürü, tarihi, edebiyatı ve diline ait kitapların bulunduğu Merkez üniversite öğrencileri dışında Kars halkına da hizmet vermektedir.
24 Temmuz 2008 yılında Kars’ta bulunan Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev Üniversitemizdeki “Haydar ALİYEV Eğitim Merkezi”ni ziyaret ederek, fahri konuklar kitabını imzalamıştır.
Yukarıda kaydettiğim gibi 1996 yılından itibaren Kafkas Üniversitende Azerbaycan uyruklu öğretim üyeleri çalışmaktadır. Hal hazırda üniversitemizde 7’si Türk vatandaşı da olan Azerbaycan Cumhuriyeti uyruklu 15 öğretim elemanı eğitim vermektedirler. Onlardan 3 öğretim elemanı Kafkas Üniversitesi Devlet Konservatuarında, 2 öğretim üyesi Tıp Fakültesinde, 10 öğretim üyesi ise Fen-Edebiyat Fakültesinin Fizik, Matematik, Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları, Slav Dilleri ve Edebiyatları Bölümlerinde başarıyla çalışmaktadırlar. Geçen sene Slav Dilleri ve Edebiyatları Bölüm Başkanlığına Türk uyruğuna geçmiş Kazan Tatarı öğretim üyesinin atanmasıyla Rusya Federasyonu’ndaki akraba topluluklarla ilişkilerimizi geliştireceğimizi ümit ediyoruz. Ayrıca, fakültemizde Gürcistan ve Kırgızistan’dan birer öğretim elemanı sözleşmeli olarak ders vermektedir.
2003 eğitim-öğretim yılından itibaren Üniversitemize yabancı uyruklu öğrenciler alınmağa başlanmıştır. Hal hazırda Üniversitemizin çeşitli Fakülte ve Bölümlerine kayıtlı 161 yabancı uyruklu öğrenciden 92’sı Azerbaycan, 43’ü Türkmenistan uyruklu olup, kalanları, Gürcistan, İran, Kazakistan, Kırgızistan, Afganistan, Filistin ve Rusya vatandaşlarıdırlar. Sonuncular Rusya vatandaşı olan Ahıska Türkleridirler.
2009 yılında üniversitelerimizle Kafkas ve Türkistan üniversiteleri arasında işbirliğimizin geliştirilmesi ile ilgili rektörümüze takdim ettiğim önerilerden biri şöyleydi: “Avrupa Birliği Erasmus öğrenci ve öğretim üyesi değişim programına benzer Türk Cumhuriyetleri ile ortak Farabi (Sosyal bilimler) ve Biruni (Fen bilimleri) öğrenci ve öğretim üyesi değişim programları yapılması gerekiyor. Başlangıçta Azerbaycan ve Türkiye üniversiteleri arasında Tusi öğrenci ve öğretim üyesi değişim programı düşünülebilir. Bunun için her iki devletin katkılarıyla fon oluşturulduktan sonra bu proje pilot üniversiteler olarak Kafkas Üniversitesi, Bakü Devlet Üniversitesi ve Nahçıvan Devlet Üniversitesi’nde uygulanabilir.”
2011 yılının Mayıs ayında Uluslar arası Türkoloji Sempozyumun dolayısıyla Astana’dayken Türk Dünyası’nın aksakallarından, Kazakistan’ın değerli senatörü ve bilim adamı Sayın Prof. Dr. Garifolla Yessim ile görüştüğümüzde bu konuyu da dile getirmiştim ve kendisi bu meselenin önemli olduğunu, böyle bir teklifi TÜRKPA’da gündeme getireceğini ve hayata geçmesine çalışacağını, böyle programa isim olarak ise ortak değerimiz olan Korkut Ata’nın isminin verilmesinin daha doğru olacağını söylemişti. Altı ay sonra TÜRKPA Sosyal, Kültürel ve İnsani İşler Daimi Komitesi’nce “Bilge Korkut” adı verilen Türk halklarının ortak değerlerini tanıtmak adına dünyanın her tarafından, üniversiteyi bitirmiş gençlere Türk Dünyası Akademisi bünyesinde mastır yapma imkânı sunulacak yeni proje gerçekleşeceği haberini basından öğrendiğimde mutluluk duydum. Bu düşüncenin gerçekleşmesi durumunda Akademik Dünyaya ciddi anlamda destek sağlanılacağına, Türk Dünyasının zihinsel gücünün de belirli bir merkez etrafında kümelenerek dünya bilim hazinesine katkı sunacağına inancım tamdır. Türk Dünyası’na yönelik böyle bir hayırlı iş için çaba gösteren değerli aksakalımız Sayın Prof. Dr. Garifolla Yessim’e ve bu kararı veren TÜRKPA yöneticilerine şükranlarımı sunuyorum.
Yükseköğretim Kurulunun uygulamaya başlattığı, Erasmus’a “rakip olacak” “Mevlana Değişim Programı” da bu konuda atılan önemli adımlardan biridir. Avrupa dışı ülkeleri kapsayan Mevlana Programı”nda Türk cumhuriyetlerine ağırlık verilmesinin Türk Dünyası için yararlı olacağını düşünüyorum.
2010 yılında Cumhurbaşkanımız Sayın Abdullah Gül’ün Kazakistan Cumhurbaşkanı Sayın Nursultan Nazarbayev ile birlikte Astana’da açılışına katıldığı, Türkiye, Kazakistan, Azerbaycan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan ile başka devletlerdeki Türk topluluklarının ortak kültürel değerlerini ve bu değerlerin temelindeki Türkçenin bilimsel açıdan uluslar arası düzeyde incelenmesine ve ortak kültür politikalarının oluşturulmasına katkıda bulunmak üzere kurulan Türk Akademisi’nin Türk Dünyasında iş birliğine yeni bir boyut kazandıracağı kuşkusuzdur. “Türk Akademisi’nin, Türk dili ve edebiyatının evrensel medeniyete katkılarını ortaya koyacak çalışmalarıyla Avrasya’nın merkezinde yer alan Türk medeniyet havzasındaki kültürel canlanmaya ivme kazandıracağına” inanılmaktadır.
Bu bağlamda temel bilimlerde de Azerbaycan ve diğer Türk Cumhuriyetleri ile Türkiye üniversitelerinin ortak bilimsel araştırmaları teşvik etmek için bu devletlerin katkılarıyla Türk Bilim Fonu yaratılabilir ve ortak araştırma projeleri bu fondan desteklenebilir.
Çeşitli alanlarda Türkiye’de düzenlenen ulusal bilim kongrelerine Kafkasyalı ve Türkistanlı bilim adamlarının katılması desteklenmelidir.
Gerek insani, gerekse de temel bilim alanlarında umumtürk sempozyumlarının düzenlenmesinin bilimsel gelişimimizde bir sinerji yaratacağına inanıyorum.
Türk cumhuriyetlerinde çok büyük bilimsel potansiyele sahip Milli Bilimler Akademileri mevcuttur. Türkiye üniversitelerinin kardeş cumhuriyetlerdeki üniversitelerle birlikte Milli Bilimler Akademilerinin ilgili enstitüleri ile ortak bilimsel projeleri teşvik edilmelidir.
Türk Dünyası’nda alanında dünyaca ünlü bilim adamlarının belirlenip, Türkiye üniversitelerinde istihdam konusu yeni açılan üniversitelerimizde öğretim üyesi eksikliğinin giderilmesi açısından önemli olduğu düşünülmektedir.
Bildiğimiz gibi TÜBİTAK, yurtdışındaki akademisyenleri geri döndürmek için 'Eve Dönüş' programını başlatmıştır. “Deneyimli Araştırmacı Dolaşım Programı” çerçevesinde, sağlanacak desteklerle yıllardır yurtdışında araştırma yaparak çok sayıda buluşa da imza atan Türk bilim adamlarına Türkiye kapısı açılmıştır. Bu çerçevede TÜBİTAK, aylık 2.600 avroluk desteğin yanı sıra, yıllık 7.200 avro da araştırma desteği sağlamaktadır. Türk cumhuriyetlerinde ve diğer ülkelerdeki akraba topluluklarda deneyimli bilim adamları bu programlardan yararlana bilirlerse Türk biliminin gelişmesine hizmet edecek olacaklar.
Kafkas Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü’nde Azerbaycan Türkçesi ve Edebiyatı programı başarıyla yürütüldüğünden bahsettim. Adı geçen bölümde sırasıyla Türkmen Filolojisi, Kazak Filolojisi, Kırgız Filolojisi, Özbek Filolojisi vs. programların açılması kardeş Türkmenistan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan Cumhuriyetleri ile ilişkilerin seviyesinin yükseltilmesi için zaruri kadroların hazırlanması işine hizmet edecektir. Adı geçen fakültemizdeki Slav Dilleri ve Edebiyatları Bölümü’ndeki Rus Dili ve Edebiyatı programına ek olarak Ukrayna Filolojisi, Kafkas Dilleri ve Edebiyatları Bölümü’ndeki Gürcü Dili ve edebiyatı programına ek olarak diğer Kafkas dilleri programlarının açılması, Japon, Çin ve yakın bölge ülkeleri dilleri ile ilgili yeni bölümler açıldıktan sonra adı geçen bölümler bazında Kafkas Üniversitesi Filoloji Fakültesi’nin kurulması ve Kafkas Üniversitesi’nin Türkoloji ve Doğu Dilleri ve Kültürleri alanında öncül merkeze çevrilmesi hedefimizdir. Bu yolda önümüzdeki en büyük engel yabancı uyruklu öğretim üyesi çalıştırılması için üniversitemize verilen kontenjanların sınırlı olmasıdır.
Kafkas Üniversitesi’nde, Bilkent Üniversitesi ve ODTÜ’de uygulanan SUNY programlarına benzer Filoloji alanında (Azerbaycan Filolojisi, Türkmen Filolojisi, Kazak Filolojisi, Kırgız Filolojisi, Özbek Filolojisi vs. gibi alanlarda) eğitimin iki yılının Kars’ta, iki yılının ise ilgili Türk Cumhuriyetleri üniversitelerinde yapılmasıyla çift diploma veren ortak programlar açılabilir. Azerbaycan üniversiteleri ile diğer alanlarda da üniversitelerimizin benzer programlar açması mümkündür. Örneğin, petrol arama ve petrol mühendisliği konusunda bu alanda dünyaca ünlü Azerbaycan Petrol Akademisi ile Mühendislik ve Mimarlık fakültemizde çift diploma veren ortak programın hayata geçirebilmesi ülkelerimiz için yararlı olacaktır.
Kafkas Üniversitesi’ne yabancı uyruklu (öncelikle Kafkas ve Türk Cumhuriyetlerinden ve yakın çevre ülkelerinden) öğrencilerin alınması teşvik edilmelidir. Türk öğrenciler ile yabancı öğrencilerin barınma problemi çözülmelidir. Yabancı öğrencilerin Türkiye Cumhuriyeti burslarından yararlanabilmelerine geniş imkân tanınmalıdır. Üniversitelerimizde eğitim gören Azerbaycan uyruklu öğrencilere Azerbaycan devleti tarafından burs verilmesi konusu görüşülmelidir.
Son olarak, Forumumuzun bir konusu da “Türk Dünyası Vizyon 2023” olduğundan on sene önce yayınladığım “Kars 2023” vizyonumu sizlerle paylaşmak isterim:
“Yıl 2023. Bakü Haydar Aliyev Hava Limanı’ndan havalanan uçak Kars Kazım Karabekir Hava Limanı’na iniş yapıyor.
Yıl 2023. ”Ankara–Urumçi” istikametinde hareket eden Türkistan ekspresi Kars Garı’na dâhil oluyor. Tatil için memleketlerine dönen Özbek, Kırgız, Kazak, Uygur, öğrenciler vagonlara biniyor. Staj için Türkmenistan’a giden Kafkas Üniversitesi Jeoloji Bölümü’nün bir grup öğrencisi de yolcular arasındadır.
Yıl 2023. Kars Uluslararası Gence-Kars Otobüsü 12 No’lu perona yaklaşıyor. Sempozyum için Kars’a gelen Genceli bilim adamlarını Karslı meslektaşları karşılıyor.
Yıl 2023. Kafkas Üniversitesi Azerbaycan Edebiyatı Anabilim Dalı’nın asistanı Azer Turan “Azerbaycan Edebiyatı’nda Kars Temi” konulu doktora tezini başarıyla sunuyor.
Yıl 2023. Kafkas Üniversitesi Uzay Araştırmaları Merkezi gökbilimcileri Kars Uluğbey Rasathanesi’nde Pirkulu, Abastumani ve Kandilli Rasathanelerinden astrofizikçilerle yürütecekleri ortak projeyi müzakere ediyorlar.
Yıl 2023. Kafkas Üniversitesi Anı Arkeoloji Enstitüsü ekiplerince yapılan son kazı çalışmaları neticesinde elde edilen yeni buluntular Kars Tarih Müzesi’nin yeni binasında sergileniyor.
Yıl 2023. Kars Devlet Tiyatrosu binasında Uluslararası Bale Festivali’nin son günü. Festival süresince P. İ. Çaykovski’nin “Kuğu Gölü” (Moskova Bolşoy Tiyatrosu) Kara Karayev’in “Yedi Güzel” (Azerbaycan Opera ve Bale Tiyatrosu), Andrey Balançivadze’nin “Mtsiri” (Tiflis Bale Tiyatrosu), Arif Melikov’un “Bir Aşk Masalı” (Ankara Bale Tiyatrosu) balelerini seyreden Karslılar bu akşam Kafkas Üniversitesi Konservatuarı Bale Topluluğunun ifasında Fikret Emirov’un “Bin Bir Gece” balesini izleyecekler. Fuayede Karslı tiyatro sanatçıcı Settar Güldür’ün hayat ve yaratıcılığına ait fotoğraf sergisi dikkat çekmektedir.
Yıl 2023. Kars Kültür Sarayı’nda Uluslararası Fuzuli Şiir Şöleni’nde iştirak etmek için Kars’la Kardeş Şehirlerden (Gence, Nahçıvan, Şuşa, Borçalı, Tebriz, Kerkük, Kerbela) gelen heyetler Belediye Başkanı tarafından kabul edildi. Fuzuli Anıtı’na çelenk koyan misafirler akşam Şuşa Devlet Tiyatrosu sanatçılarının ifasında Üzeyir Hacıbeyli’nin “Leyla ile Mecnun” operasını beğeniyle izlediler.
Yıl 2023. Sarıkamış’ta Umum Türk Kış Olimpiyatlarının açılış merasimi yapılıyor.
Yıl 2023. 28 Mayıs Azerbaycan Cumhuriyeti Kars Başkonsolosluğu’nun Azerbaycan Halk Cumhuriyeti’nin 105. kuruluş yılı münasebetiyle verdiği resepsiyon gece yarısına kadar devam etti.
Yıl 2023. 29 Ekim. Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılı Kars’ta büyük coşkuyla kutlanıyor. Kars Valisinin verdiği resepsiyonda Kars’taki yabancı misyon temsilcileri de iştirak ediyorlar.”