Kars’ta şap paniği

Cumhuriyet Halk Partisi CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt, bölgenin gündem konusu olan şap hastalığıyla ilgili yoğun telefon trafiği üzerine Kars ve Ardahan illerinde incelemelerde bulundu.

Kars ve Ardahan illerinde binlerce hayvanın şap hastalığı nedeniyle telef olması üzerine uçakla Kars’a gelen CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt ilk olarak Kars’ın Selim ilçesinde kendisini telefonla arayan vatandaşların köylerine giderek sorunlarını dinledi. Selim’e 25 Km mesafede olan Beyköy, Akçakale ve Karakale köylerine giderek dere kenarında telef olan yüzlerce hayvanı ve hayvanları ölen köylülerin feryatlarını dinleyen Öğüt, yetkililerden bölgede olağanüstü hal ilan etmelerini istedi.

Köylerde hemen hemen her noktada hayvan ölülerinin olduğunu gören Öğüt, köylülere şap hastalığına dair önlemlerin alınıp alınmadığını sordu. Köylülerin hiçbir müdahale olmadığı yanıtıyla karşılaşan CHP Ardahan Milletvekili bir kez daha yetkililerin ve hayvan severlerin bölgeye intikal etmeleri gerektiğini yineledi. Hayvan ölüleri için açılan kuytuları da inceleyen Ensar Öğüt su kenarlarına atılan hayvan ölülerinin kokusunun ve ileride insan hayatı için büyük riskler taşıdığının hatırlatmasını yaptı.

Sarıkamış Allahuekber Dağları eteklerinde bulunan Selim’e bağlı 4 bine yakın hayvanı olan 140 hanelik Beyköy’de 250 hayvan şapa kurban verilirken, 4 bin hayvana sahip olan başka bir köy olan 145 hanelik Karakale Köyü 65 hayvanını şapa kurban verdi. Cumhuriyet Halk Partisi CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün ziyaret ettiği başka bir köy olan 6 bin hayvana sahip olan 170 hanelik Akçakale Köyü ise 350 hayvanının telef olmasını ve bu sayının gün geçtikçe arttığını ifade ettiler. Yağmur altında incelemelerini devam ettiren Öğüt ardından incelemelerini Kars’a bağlı Merkez Başgedikler Köyü’nde gece yarısına kadar devam ettirdi. Burada da vatandaşların köyün girişinde traktörlerle karşıladıkları milletvekili konvoy halinde hayvan ölülerinin bulunduğu noktaya gitti. Yüzlerce köylünü hep bir ağızdan mağduriyetlerini dile getirmesi karşısında Öğüt, durumun takipçisi olacağının sözünü verdi.

Devlet tarafından bu yıl Şap aşısının doğu bölgesine getirilmediğinin ve aşı pahalı olduğu için karaborsaya düştüğünün altını çizen Başgedik Köyü halkı, “Biz hayvanlarımıza aşı yapamadığımızdan gözümüzün önünde ölmelerini izlemek zorunda kalıyoruz. Şimdi aşı bulsak bile 10 liralık ilacı 50 liraya alıyoruz. Zaten hayvanlarımızın birçoğu öldü ve birçoğu da ölmek üzere. Yetkililer bizim zararımızı karşılasın istiyoruz. Bizim tek geçim kaynağımız hayvancılık, zaten sınır bölgesindeyiz yanı başımız Ermenistan ve biz Türkiyeliyiz.” şeklinde konuştular.

Evlerinin bahçelerinde de ölmek üzere olan hayvanları da tek tek inceleyen Ensar Öğüt, “Vicdanı olan herkesin bu vahşeti görmesini istiyoruz. Burada sınır bekçiliği yapan insanların tek geçim kaynağı olan hayvanlar ölüyor. Buna insanlık adına hiç kimse duyarsız kalmamalı. Gerek yetkililer gerekse hayvan severler buraya gelip bu manzarayı görsünler.” dedi. Öğüt sonrasında ise milletvekili olduğu Ardahan iline giderek orada telef olan hayvanlar üzerinde incelemelerde bulunacak.

Öğüt konuşla ilgili şunları söyledi:

“Saman azlığı vardı; insanlar hayvanlara az yem verdiler, tabi az yem verince de bünye zayıflar ve hastalık bu şekilde ortaya çıkar. Derenin kenarına ya da bu şekilde hayvanların gömülmesi çevreye çok zararlıdır. 200’e yakın hayvan ölüyor, geldik gördük dere kenarında hayvanları atmışlar leşleri çevreyi kirletiyor. Çevreyi kirlettiği gibi böyle özel kuyular açılıyor. İnsanlar getirip buralara bu hayvanları gömüyor. Bu kuyular dolduğu zaman bunun üzerini toprakla kapatıyorlar. Baktığınız zaman bu insanlar perişan, toplu bir katliam oluyor. Bu toplu katliamın nedeni de şap hastalığıdır. Şap hastalığının iğnesinin zamanında getirilip vurulmamasından dolayı hayvanlar ölüyor. Bu hayvanlar öldüğü için beni arıyorlar sadece buradan değil, Ardahan, Iğdır her yerde var. Şimdi ben buradan istirham ediyorum.

Derhal olağanüstü bir durum ilan etsinler ve burada tarım ve hayvancılıkla geçinen çiftçiye zararını karşılasınlar ve ölen hayvanın parası ödensin. Bu zararın yanısıra derhal ve acilen buraya çeşitli ilaç ve antibiyotik, şap hastalığıyla ilgili ilaç ve iğne göndersinler. Hayvanların cesetleri burada bu hayvanlar şap hastalığından öldüler, köylüler mağdur oldu.

Şap hasatlığının ilaçları iğnesi gelmediği için, buraya veteriner gelmediği için, devlet gelmediği için bu köyde hayvanlar ölüyor. Beyköy’de 180 tane hayvan ölmüş, buradaki hayvan sayısı 65 tane, her köyde yaklaşık Kars, Ardahan bu bölgede nerden baksanız 5 bin hayvan ölmüş. 5 bin hayvanın ölmesinin nedeni de hükümettir. Ben bu hükümeti davet ediyorum. Burası kar, kış, kıyamet Allah-u Ekber dağlarının tam eteğindeyiz. Hayvanlar ölmüş, insanlar perişan, burayı olağanüstü bir hal ilan etsinler ve gelsinler çiftçilerin parasını ödesinler. Zararları karşılansın aksi takdirde bölgede bir facia var. Çevre kirleniyor, insanlar perişan. Allah-u Ekber dağlarında koşullar zor, konuşmak da zor ve ben buradan hükümete sesleniyorum; seferber olsun ve yardım etsinler.”

Öğüt ayrıca, “Burada insanlık bir manzara var. Bu ayıbı bu halka yaşatanlar utansın. Kars’ın köylerinde hayvanlar şap hastalığı nedeniyle can çekişiyor. Bazı hayvanlar yaklaşık bir haftadır can çekişiyor ama ne ölüyor nede iyileşiyor. Türkiye öğle bir duruma gelmiş ki sözün bittiği yere gelmiş artık. Artık bu durumda sınırın bittiği yere gelmiş durumda.. sınırın diğer tarafı Ermenistan sınırı. Ama ne yazık ki Hükümet, şap hastalığı nedeniyle perişan durumda olan vatandaşlarımıza ilaç göndermemiştir. Hastalık nedeniyle birçok vatandaşın hayvanları telef olmaya devam ediyor. Sadece bu köyde 250’ye yakın hayvan ölmüştür. Bazı hayvanlar can çekişiyor. İnsan ve hayvan haklarını savunanları Kars’a davet ediyorum. Gelin bu manzarayı görün diyorum. 21inci yüzyılda AB’ye girmek için çabalayan Türkiye’nin Kars ilinde durum budur. Bu durum Türkiye’nin ayıbıdır. Hükümeti ve Tarım Bakanlığını da Kars’ın köylerine davet ediyorum. Lütfen seferberlik ilan edin ve bölgeyi karantina altına ve afet kapsamına alın. Eğer hükümet bunları yapmazsa bizler eylemler yapacağız. Gerekirse Ermenistan sınırından Ankara’ya kadar yürüyeceğiz. Böyle bir manzara koskoca bir Türkiye Cumhuriyeti’ne yakışır mı? Bu sorun Devlet çare bulamıyor. İlgili bakanlığa ayıplar oldun. İnsanı, doğayı ve hayvanları seven insanları göreve çağırıyorum. Ben bu duruma feryat ediyorum. Köy halkı 5 lira değerinde bir şap iğnesi bulamadığı için hayvanları günlerce can çekişerek ölüyor.” dedi.