Karslı Olabilmek…

Nemci Kocaoğlu’nun “Karslı Olabilmek...?” yazısı:

Kars insanını analiz ettiğinizde güler yüzlü, misafirperver, sosyal, iyiliksever, kendine has bir kültüre sahip olan, iyi günde kötü günde yani düğünde ve cenazede birbirine destek veren farklı etnik yapı ve mezheplerin çatışmadan yaşadığı, birbirine saygılı olan insanlar olarak ifade edebiliriz.

Kars ilini anlatmak istersek;

Anadolu'ya ilk giriş kapısı...

Anadolu'da ilk Türk camisinin yer aldığı...

İlk ve tek devlet olabilmiş bir il...

Ebu’l Hasan Harakan-i Hazretleri...

Sarıkamış şehitleri...

Sarıkamış kayak merkezi...

Kafkas Üniversitesi ve Kafkaslara açılan kapı...

Kristal Kar…

Çıldır ve Aygır Gölü...

Rus, Selçuklu ve Osmanlı mimarisi...

Bal ve Kaşarın ana yurdu...

Anı Harabeleri.. ...vs...yaz yaz bitmez...

Bu özelliklerin yarısı hatta çeyreği hangi ilimizde vardır. Bence hiçbirinde yoktur...

Peki bu kadar özelliği ve güzel insanı olan Kars ili neden gelişmez, neden büyümez!... Bu konuyla ilgili herkesin empati yapması gerektiğini düşünüyorum...

Aslında bu sorunun cevabı, yazının başlığında gizlidir. Karslı olmak için burada doğmak, burada yaşamak, aynı havayı teneffüs etmek, aynı yollarda yürümek, aynı türküleri söylemek yetmez...

Buraya sevdalanmak, üretmek, ilk kazancının yatırımını buraya yapmak, gurbetteyken her sene memleketine gelmek, Ankara ve İstanbul'da doğsa da Ankaralıyım, İstanbulluyum değil Karslıyım diyebilmektir. Kısaca Kars’ı sevmek gerekir. Oysa biz Kürt, Yerli, Terekeme, Azeri, Laz olduk ama bir türlü Karslı olamadık. Kürt, Yerli, Azeri, Terekeme belediye başkanı olduk ama Karslı belediye başkanı olamadık. Maalesef bürokraside de böyle oldu. Siyasette ise MHP’li, AKP’li, CHP’li, HDP’li olduk; ama bir türlü Kars’ın siyasetçisi olamadık. Yanlışı ya da doğruları sorgularken etnik yapısına veya siyasi düşüncesine göre hareket ettik. Gelen siyasilere “Benim çocuğumu işe al.” değil; “Bizim çocuklar neden işsiz?” demeyi unuttuk…

Karslı olabilmek için Azerisini, Yerlisini, Kürdünü, Terekemesini ayrım yapmadan aynı derecede sevmek gerekir. Ben otuz senedir burada yaşıyorum. Bazılarına göre hâlâ Karslı olamadığımı biliyorum; ama kendi doğduğum köyüme gittiğimde “Karslılar geldi” deniliyor. Yani köyümde Karslıyım. Karslı olmaktan da Karadenizli olmaktan da gurur duydum. Kim “Nerelisin?” derse hep “Kars ya da Giresun” demişimdir. Burada yazdıklarımı aslında bütün Kars halkı biliyor. Sorun sadece sesli olarak dile getirememe sorunudur. Tabi ki istisnalar hariç. Benim gibi düşünen birçok insan tanıyorum ama yetmiyor. Karslı olmanın temeli ben değil biz diyebilmekten geçer.

Kars’ın güzelliklerinden birisi de burada yaşayan insanların hangi siyasi düşünceye mensup olursa olsun birbirlerine saygı göstermeleridir. Buranın HDP’si hiçbir zaman Diyarbakır gibi, AKP’si Konya gibi, MHP’si Yozgat gibi ve CHP’si İzmir gibi keskin olmadı. Her siyasi partide dürüstlüğüne ve samimiyetine inandığım dostlarım arkadaşlarım oldu. Hiçbirinin diğerine öteki gözüyle baktığını düşünmüyorum.

İlimizden ekonomik sebeplerden ya da memur olmaktan dolayı göç edenler tatil için veya ailelerini ziyaret etmek için de olsa, yılda bir kez olsun memleketlerine geliyorlarsa dostlarını, arkadaşlarını ziyaret ediyorlarsa, bilin ki Karslıdırlar. Şehir nüfusumuzun üç katının gurbette olduğunu hepimiz biliyoruz. Özellikle bu hemşehrilerimiz, yazın tatil döneminde ilimize gelmiş olsalar sokaklarda birbirimize çarparak yürümemiz gerekir. Ama böyle olmadığını hepimiz biliyoruz. Demek ki aidiyet duygularını kaybetmeye başlamışlar. Bu memleketlerine olan sevdanın, hasretin kaybolmaya yüz tuttuğunun göstergesidir. Bu bilincin tekrar sağlanması gerekir. Öyle gurbette kaz geceleri düzenleyerek Kars'ımızın hasreti özlemi giderilmez. Ben arada sırada da olsa tatil için gelen Karslı hemşehrilerimi her gördüğümde teşekkür ediyor, memleketlerini unutmamalarını, her zaman ziyaret etmeleri gerektiğini, bu davranışlarının çocuklarına da iyi örnek olacağını söylemişimdir. Bana göre asıl Karslı onlardırlar. Dedim ya Karsta yaşamak yetmez; aidiyet duygularının da olması gerekir. Sevmek gerekir.

Kars için kim güzel işler yapıyorsa kökenine, partisine bakmadan alkışlayalım, kim yanlış işler yapıyorsa da  yine kökenine ve partisine bakmadan eleştirelim. Doğruyu gösterelim.

Yarından itibaren ben değil biz olalım, etnik kökenimizden önce yeter ki Karslı olalım. İnanıyorum ki hepimiz Karslı olabilirsek bizi kimse tutamaz, ilimiz yukarıdaki saydığım özelliklerden dolayı Türkiye’nin ilk on ili arasına girer. Sahi siz hala nerelisiniz?