MHP Kars İl Teşkilatı tarafından düzenlenen , “birlik ve beraberlik” yemeğine ; MHP Genel Başkan Yardımcısı Oktay Öztürk, Genel Sekreter Yardımcısı Abbas Bozyel, MYK Üyeleri ; Muharrem Yıldız, Taner gökçek, M. Bülent Karataş da katıldı.
Kars Öğretmenevi’nde bir araya gelen ülkücüler, önce kokteylde buluşup, sonra yemeğe geçtiler. MHP yönetimi misafirleri kapıda karşılayıp, kapıda uğurlarken, ülkücü camianın tam kadro yemekte olması, il yönetimini de memnun etti.
Milliyetçi Hareket Partisi Kars İl Başkanı Yaver Özcan ; “Bu şehir hepimize çok şey verdi, bu gün geldiğimiz noktada Kars’ın emeği ve lokması var. Karslının sevgisi ve desteği var, ülkücülüğümüzün sermayesi var, akrabalarımızın sevgisi, çocukluk hatıralarımız ve çocuklarımızın hatıraları var. Bizler bu şehre borçluyuz… Yavaş yavaş şehir bizden alacağını istemeye başladı, bizden kendisini daha çok sevmemizi, kendisine daha fazla zaman ayırmamızı beklemekte, terk edilme acısını yaşamak istememektedir.” Diyerek sözlerini şöyle sürdürdü : “Partimize gönül vermiş, uzun yıllardan bu güne kadar milliyetçi hareketin çileli yolculuğunda, milletvekilliği, belediye başkanlığı, il başkanlığı, ilçe başkanlığı, ocak başkanlığı yapmış aziz ülküdaşlarım,
Partimizin zor dönemlerinde varlıkları ile bizlere güven veren milletvekili ve belediye başkanı adaylarımız, son olağan kongremizde partimizin MYK’sına seçilen kıymetli hemşerilerimiz, değerli partililer, ülküdaşlarım hoş geldiniz…
Hani derler ya, gönül sohbet ister kahve bahane, bu mütevazı sofra sizlerle sohbet için kurulmuş, dünü güzellikle yâd edebilme yarınlara daha emin adımlarla yürüyebilme bahanesidir. Varlıklarınızla, dostluklarınızla hayatımıza anlam kattığınız gibi, soframıza da bereket ve şeref kattınız, hoş geldiniz…
Ülküdaşlarım ; yerel seçimler için geri sayımın başladığını artık hepimiz biliyoruz, hepimiz kazanmanın şart olduğunu da biliyoruz, hepimiz bu şehrin önemini de biliyoruz ve hepimiz bu şehri seviyoruz. Bu şehir hepimize çok şey verdi, bu gün geldiğimiz noktada Kars’ın emeği ve lokması var. Karslının sevgisi ve desteği var, ülkücülüğümüzün sermayesi var, akrabalarımızın sevgisi, çocukluk hatıralarımız ve çocuklarımızın hatıraları var. Bizler bu şehre borçluyuz… Yavaş yavaş şehir bizden alacağını istemeye başladı, bizden kendisini daha çok sevmemizi, kendisine daha fazla zaman ayırmamızı beklemekte, terk edilme acısını yaşamak istememektedir.
Kıymetli misafirlerimiz, bizleri bir araya getiren sebepler ülküdaşlığımız, birbirimize olan sevgimiz ve Kars değil mi?
Bu şehir ve bu dava, hangisini hayatımızdan çıkartırsak geriye boş bir dünya kalıyor.
Bu sebepten ve bu pencereden baktığımızda hayatımıza mana kılan sizleri bir vesile ile Kars’a davet etmenin ne kadar doğru bir iş olduğunu bir kere daha gördüm, dünden yarına yolculukta bu şehrin sizlersiz olmayacağını herkes bir daha görsün.
Bu altın kadro ve ayrıca müsait olmamasından dolayı davet edemediğimiz müstesna insanlar omuz omuza vererek şehrimizin kaderini yeniden değiştirecek inanç ve sevgiye sahiptirler.
Bu inanç ve sevgi hareketimizin kırk yılı aşkın inanç yolculuğunda, yorgunluklar, kırgınlıklar, dargınlıklarla sekteye uğramış olabilir,
Aziz ülküdaşlarım ; bunlar büyük davalarda hep olmuştur olacaktır, memleketimizin kırgınlıklarla kaybedecek zamanı yoktur, içinde bulunduğumuz mübarek ay besmele ve dualarla yeniden Bismillah demek için iyi bir zamandır.
Teşkilatımız “Bismillah” demek için, bu ayda bir araya bereketli bir sofrada geleceğe yürümek için çekilen besmeleyi inşallah yaratan karşılıksız koymayacaktır.
Hepinize tekrar teşekkür ederim. Yüce Allah yar ve yardımcımız olsun.”
MHP Genel Başkan Yardımcısı Oktay Öztürk "Birbirimizi yeniden sevmemize ihtiyacımız var. Zaten birbirimizi sevmedik mi iman etmiş de sayılmayız. İman etmedikçe cennete de giremeyiz" dedi.
Partisinin il başkanlığı tarafından Kars Öğretmenevi'nde düzenlenen programa katılan Öztürk, Türk milletinin geçmişinden bugüne acı çekerek geldiğini belirterek, Kerbela'nın günümüzde de devam ettiğini savundu.
Bazı alanlarda çeşitli sıkıntılar olduğunu ve herkesi bu sıkıntıların çözümü için yeniden harekete geçmeye davet eden Öztürk, "Artık pencereden dışarı baktığımız vakit bu tehlikeli gidişi görmemiz gerekiyor Eşkiya, Türkiye'ye sahip olmak için adım atıyor. Hükümetler gidip önünde diz çöküyor ve onlardan yardım diliyor. Dünyanın hiçbir ülkesinde bu kadar insanın katline ferman vermiş bir eşkiyaya akıl soran hiçbir hükümet daha yoktur. Onu meclise sokmak için yollarına asfalt dökülürse hiç şaşmayın" dedi. Ortada oynanan bir tiyatro olduğunu ve bu tiyatronun son perdesinin oynanmasına izin vermeyeceklerini iddia eden Öztürk, şunları kaydetti: "Sayın Başbakan ne zamanki PKK'ya çatıyor, ne zamanki BDP'ye çatıyor, arkasından bir taviz geliyor. Yalvarıyoruz şimdi Başbakan'a yapma, etme çatma bunlara. Çünkü arkasından hangi tavizin verileceğini bilemiyorsunuz. Bu tiyatroyu perde perde seyrediyoruz. Seyrediyoruz ama bu tiyatronun son perdesinin okunmasına müsade etmeyeceğiz. Biz bu fırsatı vermeyeceğiz. Bunun için sizlerin yeniden tabiri caizse abdestinizi tazelemeniz gerekiyor. Bu vatan sadece ülkücü hareketin, milliyetçi hareketin sırtına yüklenmiş değil. Bu çatı çökerse hiç kimsenin kurtulması için özel bir yeri yok. Hepimiz bu çatının altında kalırız. Şimdi herkes "Neredesiniz" diye bakıyor. Sayın genel başkanımız bazen bir takım hareketlerin ve davranışların önünü kesiyor." Öztürk, ülkenin geleceği için herkesin elini taşın altına sokması gerektiğini, aksi takdirde kendilerini başkalarının zamanını, yerini ve şartlarını tayin ettiği bir kavgaya sokamayacağını dile getirerek, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Eğer birgün kavga elzem olursa, konunun şartlarını biz tayin ederiz, onun yerini ve zamanını biz tayin ederiz ama o kavgadan mutlaka biz galip çıkarız. Bunun birliğe ve birlikteliğe ihtiyacımız var. Hepimizin birbirimizi yeniden sevmemize ihtiyacı var. Zaten birbirimizi sevmedik mi iman etmiş de sayılmayız. İman etmedikçe cennete de giremeyiz. Ama biz birbirimizi seversek ve birbirimizin halinden anlarsak o kenetlenmiş halimiz düşmanımızın yüreğine korku salar. Bizim üzerimizde kolayca hesap yapanlar da döner hesaplarını tekrar gözden geçirmek zorunda kalırlar."