Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kars Milletvekili adayları Zeki Nacitarhan, Erkan Karagöz ve Aysel Sadak İltaş, İl Başkanı Özfer Koçak ile birlikte seçim çalışmalarını aralıksız sürdürüyor.

Nacitarahan, Kars’ın ekonomik olarak canlanması ve istihdamın artması için özel sektörün gelmesi gerektiğine dikkat çekti. Kars’ta yatırım yapılabilmesi için bir ilde olması gereken her şeyin olduğuna ve bunun oluşması için de Devletin özel sektöre, özel teşvik sistemi getirmesi gerektiğine de dikkat çeken Nacitarhan, “Ama bir tek şey yok. O da Kars’ta özel sektör yok. Özel sektörlerin olması için de Devletin Kars için özel teşvik primleri çıkarması gerek. Dört yıl önceki parlamento dönemimiz ve saha önceki dönemlerde de ve sonrasın bu teşvik sistemlerini irdelediğimizde, parlamentoya bir teşvik kararnamesi getirir. Az gelişmiş 15 – 20 ile teşvik verelim derler. Ama karar Bakanlar Kuruluna gelir. Bakanlar kendi illerini ön plana çıkartırlar. Saha sonra başbakanlığa gelir. Milletvekillerinin haberi olur. Milletvekilleri de bakanları ve başbakanın kapsını aşındırır. 15 yıl çıkar 50 yıla. Tüccar her zaman kendi çıkarın düşünür. Ulaşımın daha kolay olduğu, ürünlerini daha kolay ve ucuz nakledecekleri yerlere giderler. Bizlerin Kars’a yapacağı en önemli şey Kars’a sektörel teşvik gerek, yani diyeceğiz ki arkadaşlar ambalaj malzemesi. Kalifiye memurlar bile bir zamanlar Kars’a gelmiyordu. Eğitim kurumu yoktu.  Onun için Kars’a yapılacak en önemli şeylerden birisi hayvancılık projeleri var.” dedi.

Nacitarhan daha sonra şunları söyledi:

“Ben 91 yılında seçildim ve milletvekili oldum. 92 yılına bir önerge hazırlayarak Ardahan ve Iğdır’ın il olmasını istedim. Bunu yaparken de kafamda oluşturduğum Kars’a yönelik hizmet ve fayda düşüncesi şuydu Burada Kars yıllardır Erzurum’un çevre ili durumundaydı. Kars’ı bu durumdan kurtarmanın ve Kars’ı bölge ili yapabilmenin önemi Kars’ı etrafının evre işi yapmaktı. Bu olmadığı sürece Kars’ın bir bölge ili olması mümkün değildi. Kars’a bir üniversite hedeflemiştim ve bu üniversiteyi Kars’a getirmenin yolları yine Kars’ın etrafında çevre il olmazsa o dönem kolay değildi bir ile üniversite kurmak. O yıllar Türkiye’nin ancak belli illerinde üniversite vardı. Böylece Kars’ın hem üç il olması sağlandı. Kanun teklifini ben verdim. Kanun teklifini hazırladıktan sonra Kars’a üniversite kurulması için Doğruyol Partisi grubundan da bir teklif gelsin dedim ve hazırladığın kanun teklifinin altına Sabri Güner’in de adını yazarak kendisine verdim. Böylece koalisyon guruplarının ortak öneri olarak Meclise verelim ki karar çıksın dedik ve o günkü Başbakan Süleyman Demirel’in katkısıyla kuruldu. Hattı adını da Kars Üniversitesi koyduk. Daha sonrada Süleyman Demirel adını değiştirip Kafkas Üniversitesi koymamızı önerdi. Elimden geleni yaparım. Et Balık Kurumunun kapatılması 1995 yılında yani bizim dönemimizin son 3 ayında Koalisyon hükümeti Devlet Planlama Teşkilatı’nın önerisiyle 18 adet et balık kurumunu özelleştirme kararı aldı. Biz o dönem Kas’ı temsil eden 5 milletvekili idik. Bu özelleştirmenin yapılması için bir öneride bulunmadım. Ve gündem dışı konuşmalarımda ve diğer ortamlarda Et Balık Kurumun Kars’ta ki üreticiye gereği gibi hizmet vermediğini ve kapasite arttırması gerektiğini, paralarının vaktinde ödenmediğini sık sık dile getirdim. Köylünün de Ziraat Bankasına borçları vardı. Köylü borcunu ödemek için hayvanını et balığa vermek zorunda kalmıştı. Köylüye haciz gelmemesi için Bakana öneri götürerek Ziraat Bankasına olan borçları Et balıktan alınacaklarla karşılansın demem rağmen Bakan iki kurumun ayrı olduğu için kabul etmedi. Et balık Kurunu alan İsmet Çelik aslı ve ben onu tanımazdım. Yani Et Balık Kurumunun kapatılmasına diğer beş milletvekilinin ne kadar vebali varsa benim de o kadar var. ET Balık Kurumu o dönem hem Tarım Bakanlığına bağlıydı ve Doğruyol Partisine bağlıydı. Ama bunu Sabri Güner’e hiç soran olmadı. Turan Çelik 2007 yılına kadar faaliyet gösteriyordu. Ama bu tarihte AK Parti Hükümeti bir karar aldı ve bizim gibi kombinaların devlet ihalelerine daha çokta askeri ihalelere girmesini engelledi. Böylece faaliyete kalmamızın bir anlamı kalmadı. Eti satacak yer yoktu. Neden imara açıldı onu da bilmiyorum.”